Kasten insan öldürme - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2010/6782 Esas 2012/3113 Karar Sayılı İlamı

1. Ceza Dairesi
Esas No: 2010/6782
Karar No: 2012/3113
Karar Tarihi: 24.04.2012

Kasten insan öldürme - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2010/6782 Esas 2012/3113 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bolu Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, eşiyle telefonla görüşen tanığı öldürdüğü gerekçesiyle kasten insan öldürme suçundan mahkum oldu. Sanık müdafii, hükümle ilgili temyiz başvurusunda bulunsa da daha sonra vazgeçti. Ancak katılanların vekili temyiz itirazında bulunarak, mahkemenin ceza verirken kanun maddelerini yanlış uyguladığını iddia etti ve Yargıtay'ın da bu itirazı haklı bularak kararı bozduğu belirtildi. Mahkeme, sanığın cezasını oniki yıldan onsekiz yıla kadar hapis cezasına çıkarmalıydı ancak eksik ceza tayini yaparak sadece 12 yıl hapis cezası verdi. Bu nedenle karar bozuldu.
Kanun Maddeleri: 5237 sayılı TCK 29. Madde.

1. Ceza Dairesi 2010/6782 E. , 2012/3113 K.

"İçtihat Metni"

Tebliğname No: 1 - 2010/230019
MAHKEMESİ : Bolu Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ VE NO: 09/03/2010, 2009/156 (E) ve 2010/31 (K)
SUÇ : Kasten insan öldürme.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Sanık hakkında Kasten İnsan Öldürme suçundan kurulan 09.03.2010 tarihli hüküm aynı tarihli dilekçeyle sanık müdafii tarafından temyiz edilmiş ise de, sanığın 15/11/2011 tarihli dilekçesiyle temyiz hakkından vazgeçtiğini belirttiği anlaşılmakla, katılanlar vekilinin temyizi üzerine yapılan incelemede;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı takdire ilişen sebebin niteliği ve tahrike ilişen sebebin varlığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle kısmen kabul kısmen reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, katılanlar vekilinin haksız tahrik hükmünün uygulanmasının yersizliğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine;
Ancak;
Oluşa ve dosya içeriğine göre; maktulün, sanığın eşi tanık Ulviye ile bir süredir telefonla görüştüğü, karşılıklı mesajlaştıkları, sanığın evinde kurulu bulunan sabit telefonu da zaman zaman aradığı, sanığın cevap verdiği durumlarda konuşmadan telefonu kapattığı, olay günü de sanığın ev telefonunu aradığı, tanık Ulviye ile telefonla görüştükten sonra onun işyeri servis aracından ineceği yerin yakınında alkol alarak beklemeye başladığı, servis aracından inen tanık Ulviye"nin kendisini bekleyen eşi sanığa ve çocuğuna yöneldiği sırada önce sesli olarak daha sonra eliyle işaret ederek onu yanına çağırdığı, bunu gören sanığın "ne oluyor lan" diyerek tepki göstermesi üzerine sinkaflı küfürle karşılık verdiği, maktul ile sanığın birbirlerinin üzerine yürümeleri sonrasında ise sanığın bıçakla öldürme eylemini gerçekleştirdiği olayda; müebbet hapis cezası yerine oniki yıldan onsekiz yıla kadar hapis cezası öngören 5237 sayılı TCK.nun 29.maddesinin uygulanması sırasında makul bir ceza yerine, 12 yıl hapis cezasına hükmedilerek yazılı şekilde eksik ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 24/04/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.