17. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/1959 Karar No: 2017/6194 Karar Tarihi: 31.05.2017
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/1959 Esas 2017/6194 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2017/1959 E. , 2017/6194 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliği edenile dava dilekçesinin usulden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlu Habil hakkında takip yapıldığını, takibin sonuçsuz kaldığını, alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı taşınmazı 07.01.2013 tarihinde davalı ...’ye sattığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalı ... vekili, müvekkilinin ikametgahının ... olduğundan ve davanın niteliği itibarıyla ... Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli ve yetkili olduğunu belirterek süresinde yetki itirazında bulunmuştur. Davalı borçlu Habil, savunma yapmamıştır. Mahkemece davalı ... vekilinin süresinde yetki itirazında bulunduğunu, davanın tasarrufun iptali davası olduğundan, üçüncü kişi davalı yönünden haksız fiil gibi değerlendirilmesi gerektiği HMK’nun 16/1 .maddesi gereğince haksız fiilde zararın meydana geldiği yer yada zarar görenin ikametgahı mahkemesi yetkili olduğu, davalı ...’nin ... de mukim olduğundan ve borçlu ile zorunlu dava arkadaşı olup davanın birlikte görülmesi gerektiğinden bahisle, Mahkemenin yetkisizliği nedeniyle dava dilekçesinin usulden reddine, kararın kesinleşmesini müteakip ve taraflardan birinin talebi halinde dosyanın görevli ve yetkili ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davanın İİK"nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarında HMK’nun 5.maddesindeki genel yetki kurallarının uygulanması gerekmektedir. Buna göre davalının yerleşim yeri Mahkemesinde açılacağı gibi davalılar birden fazla ise davanın davalılardan birinin yerleşim yerinin bulunduğu yer Mahkemesinde açılabilir (HMK’nun7.maddesi). Öte yandan 6100 Sayılı HMK.nin yetki sözleşmesini düzenleyen 17. maddesinde ise tacirler veya kamu tüzel kişilerinin, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilecekleri belirtilmiştir. Alacaklı ile borçlu arasında yazılı şekilde yapılan yetki sözleşmesi var ise alacaklının iptal davasının sözleşmede yetkili gösterilen yer Mahkemesinde de açabilir. Bu şekilde yapılan yetki sözleşmesinin geçerli olup zorunlu dava arkadaşı durumundaki borçlu ile doğrudan veya dolaylı işlem yapan üçüncü kişileri de bağlayıcıdır. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre bonodaki yetki koşulu da geçerlidir. Somut olayda çekişmenin yanlar arasındaki alacağın tahsili için başlatılan takipten doğduğu, takibe esas alınan bonolarda olası çekişmelerde yetkili Mahkemenin ... olduğunun yazıldığı, bononun taraflarının tacir olduğundan, bu yetki sözleşmesi gereğince mahkemenin yetkili olduğu anlaşılmaktadır. Bu halde mahkemece, tasarrufun iptali davası koşullarının araştırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 31/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.