1. Ceza Dairesi 2008/4961 E. , 2012/9931 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : 1 - 2007/211955
MAHKEMESİ : Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ VE NO : 16/05/2007, 2006/173 (E) ve 2007/131 (K)
SUÇ : Kasten yaralama
TÜRK MİLLETİ ADINA
1- Sanıklar Engin, Murat ve M.. Ç.. hakkında hükmolunan ceza miktarları dikkate alındığında müdafiilerinin duruşmalı inceleme isteminin, CMUK.nun 318.maddesi uyannca reddine;
2- Temyiz edenlerin sıfatı ve istemlerinin kapsamına göre; sanık M.. K.. hakkında, mağdurlar Engin ve M.. Ç.."i kasten yaralama, sanıklar Fatih ve Mustafa hakkında mağdur Murat"ı kasten yaralama, sanıklar Murat, Engin ve M.. Ç.. hakkında mağdurlar Ahmet, Fatih, Mehmet ve M.. K.."yi kasten yaralama suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri ile sanık Mehmet hakkında mağdur Murat"ı kasten yaralama, sanıklar Fatih, Ahmet ve M.. K.. hakkında sanık Engin"i kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
A) Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulunun 20.10.2009 gün ve 2009/185/242 ile 08.06.2010 gün ve 2010/1-35/40 sayılı kararlarında açıklandığı üzere; sanıklardan birisinin savunulmasının diğer sanık yönünden savunmada zaafiyet yarattığı durumlarda sanıklar arasında menfaat uyuşmazlığı bulunduğunun kabulü gerektiğinden; sanıklar Fatih ve M.. K.."nin aşamalarda "sanık M.. K.."nin elinde bıçak bulunup, bıçağı rastgele savurduğuna", sanıklar müdafiinin savunmada zaafıyet oluşturacak şekilde" olay sırasında sadece sanık M.. K.." de bıçak bulunup, diğer sanıklarda bulunmadığına" yönelen savunmaları karşısında, aynı olay nedeniyle mağdurlara yönelik kasten yaralama ve kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından yargılanan sanıklar Ahmet, Fatih, Mehmet ve M.. K.."nin aralarında menfaat çatışmasının bulunduğu anlaşıldığı halde; başka müdafiiler tarafından savunmalannın sağlanması gerektiği düşünülmeksizin, savunma haklarını kısıtlayacak şekilde aynı müdafiiler ile temsil ettirilip, kamu davasının sonuçlandırılması suretiyle CMK.nun 152. ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunu"nun 38. maddelerine aykırı davranılması;
B) Gerekçeli kararın, Anayasa"nın 141 ve 5271 sayılı CMK.nun 34, 230 ve 232.maddelerinde belirtilen nitelikleri taşıması gerektiği, gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin açıkça gösterilmesi, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, Yargıtay denetimine imkan verecek biçimde ayrı ayrı gösterilmesi ve hangisinin hangi sebeple diğerine üstün tutulduğunun belirtilerek, ulaşılan kanaat ve sanıkların suç oluşturduğu sabit görülen fiilleri ile bunların nitelendirilmesi, buna göre hüküm kurulması gerektiği düşünülmeyerek, yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Usule aykırı ve bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar Mehmet, Fatih ile M.. K.. müdafii ile katılan-sanıklar Engin, Murat ve M.. Ç.. müdafiilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin öncelikle bu nedenlerle tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, 25/12/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.