17. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/23866 Karar No: 2017/6950 Karar Tarihi: 19.06.2017
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/23866 Esas 2017/6950 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2014/23866 E. , 2017/6950 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın hukuki yararın olmaması sebebi ile davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde Davacı ... .... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R- Davacı alacaklı vekili, borçlu ... hakkında takip başlatıldığını, alacaklılardan mal kaçırma amacı ile dava konusu gayrımenkulü davalı borçlunun eski eşi olan davalı ... ya anlaşmalı olarak devrettiğini, belirterek, bu tasarrufun iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı borçlu ... vekili; mal varlığının borçlarına fazlası ile yettiğini, mal kaçırma gayesi olmadığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir. Davalı 3. kişi İrfan .... vekili kısaca davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece; ivazlar arasında fahiş fark olduğu, davaya konu tasarrufun, borcun doğumundan sonra gerçekleştiğinin anlaşıldığı, ancak davacı alacaklı ile davalı borçlu arasında ortaklığın giderilmesi davasına konu ve satışına karar verilen dava dışı başkaca bir gayrımenkulün olması, davalıya ait hissenin, davacı alacaklının tüm alacak talebini karşılar nitelikte olduğunun tespit edildiği belirtilerek davacının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, Davacı ... ... .... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre davalı borçlunun aciz halinde olup olmadığı hususunun değerlendirilerek gerekli koşulların oluşmadığından dava ön koşul yokluğundan reddi gerekirse de karar sonuç itibari ile doğru bulunduğundan davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava hukuki yarar yokluğundan red edildiğine göre Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2 maddesi gereğince davalılar vekili lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile nisbi vekalet ücreti takdir edilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK"nin geçiçi 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddi ile 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 4.bendindeki "154.700,00 TL" ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine "1.500,00TL maktu" ibaresinin yazılmasına hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 19/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.