22. Hukuk Dairesi Esas No: 2020/1430 Karar No: 2020/5736 Karar Tarihi: 04.06.2020
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2020/1430 Esas 2020/5736 Karar Sayılı İlamı
(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2020/1430 E. , 2020/5736 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı İsteminin Özeti: Davacı işçi, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haksız olarak sona erdirildiğini ileri sürerek, ihbar ve kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları istemiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı işveren vekili, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, kararın davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine 17.01.2017 tarihli bozma ilamı ile karar bozulmuş bozma ilamına uyan Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Kararı davacı ve davalı vekilleri temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Somut olayda, 17.01.2017 tarihli bozma ilamı ile yıllık izin alacağına ilişkin hesaplamada bordrolarda yer alan ücret tahakkuklar mahsup edilmiş ise de 05.09.2006 ile 20.09.2006 tarihleri arasında yıllık izin kullanılmasına yönelik talebin dikkate alınmadığı ,belirtilerek söz konusu yıllık izin belgesinin değerlendirilmesi yönünden karar bozulmuş, bozma ilamına uyan Mahkemece söz konusu belgeye ilişkin herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın doğrudan yıllık hesabından mahsup edilmiştir. Bahsi geçen belgenin izin talep belgesi olduğu dikkate alındığında davacının kabulü olmadığı taktirde doğrudan iznin kullanıldığının kabulü ile mahsup edilmesi yerinde değildir. Davacı vekillinin beyanlarından davacının 05.09.2006 ile 20.09.2006 tarihleri arasında ücretli izin kullanmadığını, ücretsiz izin kullandığını belirttiği ve eylül ayı bordrosunun da söz konusu beyanı doğruladığı dikkate alındığında yıllık izin alacağının bahsi geçen belgeye itibar edilmeksizin hüküm altına alınması gerekir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir. Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 04.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.