10. Ceza Dairesi Esas No: 2014/4753 Karar No: 2014/13033 Karar Tarihi: 25.11.2014
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2014/4753 Esas 2014/13033 Karar Sayılı İlamı
Özet:
BAKIRKÖY 16. Ağır Ceza Mahkemesi, 2013 yılında Jalıl ve Mehrdad adlı sanıkları uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan mahkûm etti. Sanıkların temyiz isteklerinden vazgeçtikleri belirtildi ve bu nedenle hükümler yeniden incelenmedi. Ancak, Akan ve Hayati adlı diğer sanıkların mahkûmiyet hükümleri incelendi ve yargılama sürecinin yasaya uygun yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı belirtildi. Ancak, TCK’nın 53. maddesi uygulanırken, sanığın kendi alt soyu dışındaki kişilerle ilgili, bu maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde öngörülen “velayet hakkı ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunma yetkisi”nden yoksun bırakılmasına karar verilmemesi, yasaya aykırı görüldü. Bu nedenle hüküm bozuldu. Ancak, hükümdeki aykırılığın düzeltilmesiyle beraber hüküm onanarak sanıkların tahliye talepleri reddedildi. Bu kararda TCK’nın 53. maddesi detaylı bir şekilde incelendi ve bu maddenin uygulanması esnasında nelere dikkat edilmesi gerektiği belirtildi.
10. Ceza Dairesi 2014/4753 E. , 2014/13033 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : BAKIRKÖY 16. Ağır Ceza Mahkemesi Karar Tarihi- Numarası : 19/08/2013 - 2013/128 esas ve 2013/427 karar Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma Hüküm : Mahkûmiyet Sanıklar Akan ve Hayati hakkında; Düzeltilerek onama
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : A) Sanıklar Jalıl ve Mehrdad hakkındaki mahkûmiyet hükümlerine yönelik temyiz isteklerinin incelenmesi; Hükümlerin temyiz edilmesinden sonra, sanıkların Maltepe 3 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü aracılığıyla gönderdiği 28/08/2013 tarihli dilekçelerinde “cezaya hiç itirazım olmadığından, müddetnamenin gönderilmesini istiyorum” şeklindeki beyanları, temyiz isteğinden vazgeçme niteliğinde olduğundan, hükümlerin İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA, B) Sanıklar Akan ve Hayati hakkındaki mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi; Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdani kanının dosya içerisindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; TCK"nın 53. maddesi uygulanırken, sanığın kendi alt soyu dışındaki kişilerle ilgili, bu maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde öngörülen “velayet hakkı ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunma yetkisi”nden yoksun bırakılmasına karar verilmemesi, Yasaya aykırı, sanıklar ve müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın .../... 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına“ ibaresinin yazılması suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre göz önüne alınarak sanıklar ve müdafilerinin tahliye taleplerinin reddine, 25.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.