1. Ceza Dairesi Esas No: 2010/4297 Karar No: 2011/4089 Karar Tarihi: 27.06.2011
Kasten adam öldürmeye teşebbüs - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2010/4297 Esas 2011/4089 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık Şahin'in mağdur Mehmet'e yönelik suçunun sübutu kabul edilerek kasten yaralama suçundan hüküm kurulması gerektiği belirtilmiştir. Olayda, sanık ile mağdur arasında öldürmeyi gerektirecek husumetin bulunmadığı, yaralanmanın tek olduğu ve iç organlarda harabiyet olmadığı dikkate alınarak, hüküm öldürmeye teşebbüs suçu yerine kasten yaralama suçu yöneltilmiştir. Kanun maddesi olarak 5237 sayılı TCK.nun 61. maddesi ve tehdit sebebi sayılarak kasten yaralama suçu düzenlenmiştir.
1. Ceza Dairesi 2010/4297 E. , 2011/4089 K.
"İçtihat Metni"
TEBLİĞNAME : 1-B/2010/160593 MAHKEMESİ :ANKARA Dokuzuncu Ağır Ceza Mahkemesi TARİHİ VE NO :27/04/2010 - 84/134 SUÇ :Kasten adam öldürmeye teşebbüs
M.. K.."ı kasten öldürmeye teşebbüsten sanık Ş.. A.."ın yapılan yargılanması sonunda: Hükümlülüğüne ilişkin (ANKARA) Dokuzuncu Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 27/04/2010 gün ve 84/134 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle; incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
TÜRK MİLLETİ ADINA
1) Oluşa, dosya içeriğine ve gösterilen gerekçeye göre; eksik soruşturmaya yönelen tebliğnamedeki bozma düşüncesi benimsenmemiştir. 2) Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Şahin’in mağdur Mehmet’e yönelik suçunun sübutu kabul, cezayı azaltıcı takdiri indirim sebebinin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin sübuta yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Oluşa ve dosya içeriğine göre; olay tarihinde mağdurun arkadaşları Tayfun ve Durmuş ile parkta dolaşırken Tayfun’un daha öncesinde tanıdığı sanık Şahin’e rastladıkları, alkollü olan sanığın uygunsuz konuşması üzerine mağdurun sanığı uyardığı, bu nedenle aralarında tartışma çıktığı, tartışmanın kavgaya dönüşmeden mağdurun tanık Durmuş’la olay yerinden ayrıldıkları sırada sanığın arkalarından gelerek ele geçirilemeyen bıçakla mağduru göğüs, batın, sağ lomber ve sırt bölgelerinden hayati tehlikeye sebebiyet verecek şekilde yaraladığı olayda; sanıkla mağdur arasında olay öncesi öldürmeyi gerektirecek husumetin bulunmaması, hayati tehlikeye neden olan yaranın tek olması ve iç organlarda harabiyete neden olmaması da dikkate alındığında, eylemin kasten silahla yaralama suçunu oluşturacağı ve 5237 sayılı TCK.nun 61. maddesine göre meydana gelen zararının ağırlığı teşdid sebebi sayılarak kasten yaralama suçundan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde öldürmeye teşebbüs suçundan hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün CMUK.nun 321. maddesi uyarınca kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 27/06/2011 gününde oybirliği ile karar verildi.