10. Ceza Dairesi Esas No: 2014/4182 Karar No: 2014/4996
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2014/4182 Esas 2014/4996 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir uyuşturucu madde ticareti yapma davasında, bir sanık duruşmalı inceleme isteğinde bulunurken Kanun'un 8. maddesi ile CMUK'ın 318 ve CMK'ın 299. maddeleri gereğince reddedilmiş ve temyiz incelemesi duruşmasız yapılmıştır. Kararda, sanıkların işledikleri suçlar ve cezaları incelenmiş ve bir sanığın suçu işlemediği konusunda yeterli delil bulunmadığı gerekçesiyle beraat etmesi gerektiği belirtilmiştir. Ancak, diğer sanıkların suçu işlediği kesinleştirilmiş ve hükümler onanmıştır. Kanun maddeleri olarak ise, TCK'nın 3. maddesi (Orantılılık ilkesi) ve 61. maddesi (Adli para cezası), 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi ve CMUK'ın 318 ve CMK'ın 299. maddeleri kararda detaylı bir şekilde açıklanmamıştır.
10. Ceza Dairesi 2014/4182 E. , 2014/4996 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma Suç Tarihleri : a) 10/06/2011 (Sanıklar ... ve... yönünden) b) 01/08/2011 (Sanıklar ... ve ... yönünden) Hüküm : Mahkûmiyet (Sanıklar ...ve ...yönünden bir kez, sanık ... hakkında iki kez)
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Sanık ..."in duruşmalı inceleme isteğinin hükmolunan cezalarının süresi nedeniyle, 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesinin 1 fıkrası ile CMUK"nın 318 ve CMK"nın 299. maddeleri gereğince reddine karar verilerek, temyiz incelemesi duruşmasız olarak yapılmıştır. A) Sanık ..."in 10.06.2011 tarihinde işlediği suç nedeniyle ve sanıklar ... ile ..."in 01.08.2011 tarihinde işledikleri suç nedeniyle kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi: Sanık ..."in işlediği suçun konusunu oluşturan 10340 gram esrarın miktarına bağlı olarak önemi ve değeri ile oluşturduğu tehlikenin ağırlığı nedeniyle TCK"nın 3. maddesindeki orantılılık ilkesi ile aynı Kanunun 61. maddesindeki ölçütlere göre temel hapis ve adli para cezasının alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiği dikkate alınmadan, alt sınırdan uygulama yapılması; sanıklar ... ve ..."in işledikleri suçun konusunu oluşturan 21480 gram esrarın miktarına bağlı olarak önemi ve değeri ile oluşturduğu tehlikenin ağırlığı nedeniyle TCK"nın 3. maddesindeki orantılılık ilkesi ile aynı Kanunun 61. maddesindeki ölçütlere göre adli para cezasının alt sınır daha fazla aşılarak belirlenmesi gerekirken 2000 gün olarak eksik tayin edilmesi karşı temyiz olmadığından bozma sebebi sayılmamıştır. Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemlere uyan suç tipi ile eleştiriler dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıklar ... ve ..."in müdafileri ile sanıklar ...ve ..."in yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, oybirliğiyle, B) Sanıklar ...ve ..."in 10.06.2011 tarihinde işledikleri suç nedeniyle kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi: Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemlere uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; Suç konusu 10340 gram esrarın miktarına bağlı olarak önemi ve değeri ile oluşturduğu tehlikenin ağırlığı nedeniyle, TCK"nın 3. maddesindeki orantılılık ilkesi ile aynı Kanunun 61. maddesindeki ölçütlere göre, temel hapis cezası 7 yıl olarak belirlendiği halde, temel para cezasının alt sınır fazla aşılmak suretiyle 7000 gün olarak tayin edilmesi, Kanuna aykırı, sanıklar... ve ..."in müdafileri ile sanık ..."in temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükümlerin BOZULMASINA, Başkan Vekili ..."nın sanık ... yönünden değişik gerekçesi ve oybirliğiyle, 30.06.2014 tarihinde karar verildi.
DEĞİŞİK GEREKÇE (Sanık ... hakkında 10.06.2011 tarihli suç nedeniyle verilen hükme yönelik)
Sanık tüm aşamalarda bu suçla ilgisinin bulunmadığını söylemiştir. Diğer sanıkların bu suça ilişkin sanık aleyhinde herhangi bir beyanları yoktur. Telefon konuşmaları somut olay ve olgularla örtüşmemektedir. Bu durumlar karşısında, 10.06.2011 tarihli suçu işlediğine ilişkin kuşkuyu aşan kesin ve yeterli delil bulunmayan sanık hakkında beraat yerine mahkûmiyet hükmü kurulması yasaya aykırıdır. Sanık hakkında 10.06.2011 tarihli suç nedeniyle verilen mahkûmiyet hükmünün, belirttiğim bu değişik gerekçeyle bozulması gerektiği düşüncesindeyim. 30.06.2014