Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2018/2506 Esas 2019/1566 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2506
Karar No: 2019/1566
Karar Tarihi: 04.03.2019

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2018/2506 Esas 2019/1566 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2018/2506 E.  ,  2019/1566 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:İş Mahkemesi

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Davacı, davalılardan iş verene ait iş yerinde geçen çalışmalarına ilişkin olarak eksik bildirilen sigorta primine esas kazançlarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
    K A R A R
    Dava, davacının 31/07/2013-18/03/2014 tarihleri arasında davalı işyerinde üst düzey yönetici olarak 3500,00TL net ücretle çalıştığının tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/9.maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörülmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve Dairemizin yerleşmiş içtihatları gereğidir.Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 31/07/2013-18/03/2014 tarihleri arasında davalı işyerinden asgari ücretle çalıştığına dair bildirimlerinin yapıldığı, karşılıklı imzalanan 26/07/2013 tarihli iş sözleşmesinden aylık 3500,00TL net ücretle “üst düzey yönetici” sıfatı ile çalıştırılacağına dair hizmet akdinin imzalandığı anlaşılmaktadır.Somut olayda, davacının asgari kazançtan daha yüksek bir ücretle çalıştığına yönelik yazılı delil olmadan , her zaman düzenlenebilecek adi yazılı bir sözleşme esas alınmak sureti ile ücretinin tespitine karar verilmesi yerinde değildir. Ayrıca,üst düzey yönetici olan davacının asgari ücretten yapılan bildirimine müdahale etmemesi de hayatın olağan akışına aykırıdır.Mahkemece, davanın reddi gerekirken bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılardan ..."ne iadesine 04/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.