Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2009/6510 Esas 2010/488 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/6510
Karar No: 2010/488
Karar Tarihi: 26.01.2010

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2009/6510 Esas 2010/488 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2009/6510 E.  ,  2010/488 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı alacaklı ve borçlu tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:


    -K A R A R-

    Davacı 3.kişiler vekili, ...İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyasından davacıların gönderdikleri malzeme kullanılarak yine davacılar için üretilen silobasın 01.02.2008 tarihinde haczedildiğini belirterek, İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak istihkak davasının kabulü ile anılan haczin kaldırılmasını istemiştir.
    Davalı alacaklı vekili, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Davalı borçlu duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır.
    Mahkemece davacının iddiasının ispatladığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili ve borçlu tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava 3.kişinin İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir.
    1. Davalı borçlunun temyiz dilekçesi temyiz esas defterine kaydedilmediği gibi temyiz harcı da yatırılmadığı anlaşıldığından usulüne uygun olmayan temyiz dilekçesinin reddi gerekmiştir.
    2.Davalı alacaklının temyizine gelince;
    Dava konusu silobas 01.02.2008 tarihinde borçlunun işyerinde ve borçlu huzurunda haczedilmiştir. İİK’nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi borçlu dolayısı ile davalı alacaklı yararınadır. Davacı 3.kişilerin bu yasal karine aksini kesin ve güçlü inandırıcı delillerle ispatlaması gerekmektedir.
    Davacılar, hacizli silobasın malzemesi kendilerine ait olmak üzere işçilik bedeli ödenerek borçlu tarafından imal edildiğini ve kendilerine teslim edildiğini ancak eksiklikler bulunduğu için, bu eksikliklerin tamamlanması amacıyla borçluya iade edildiğini ileri sürerek, adi nitelikte düzenlenmiş sözleşme, malzemelere ait olduğu iddiası ile bir kısım fatura ve sevk irsaliyeleri sunmuşlardır.
    Davacıların borçlu ile yaptıkları anlaşma adi nitelikte olup HUMK’nun 299.madde gereğince taraflar yönünden hüküm ifade etmekte olup olacaklı yönünden bağlayıcılığı yoktur. Sunulan faturalarda ise, malzemelerin ayırt edici özelliği bulunmadığı gibi bu malzemelerin borçluya teslim edildiğine dair sevk irsaliyelerinde bir bilgide yer almamaktadır.
    Öte yandan, dava konusu silobasın davacılara teslim edildiği ancak eksiklikler bulunması nedeniyle borçluya iade edildiği yönünde de teslim ve iadeye ilişkin herhangi bir belge ve irsaliyede sunulmamıştır. Davacı çalışanlarının bu konudaki soyut ifadeleri hükme yeterli nitelikte bulunmamaktadır.
    Bu maddi ve hukuki olgular karşısında davacı 3.kişilerin mülkiyet karinesinin aksini ispatladıklarından söz edilmesi mümkün değildir.
    Mahkemece, karine aksini kesin ve güçlü delillerle ispatlayamayan davacıların davasının reddi gerekirken ,aksi düşüncelerle kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı borçlunun temyiz dilekçesinin reddine, 2.nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı alacaklıya geri verilmesine 26.01.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.