Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü: 5271 sayılı CMK’nın 35/3. maddesi uyarınca tebliğ tarihinde cezaevinde bulunan sanığa kararın okunup anlatılması gerektiği halde sadece kararın tebliği ile yetinildiği bu haliyle 29/05/2015 tarihinde yapılan tebligatın geçersiz olduğu anlaşıldığından, adı geçenin ek karara yönelik temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede: Mahkeme kararının 05/01/2011 tarihinde usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği ve sanığın kararı CMUK"nun 310/1. maddesindeki bir haftalık temyiz süresini geçirdikten sonra 17/04/2015 tarihinde temyiz ettiğinin anlaşılması karşısında, (sanığın 14/05/2015 tarih itiraz hakkında konu başlıklı dilekçesinde 2010/491 karar sayılı dosyanın tebliğ edilmediği için temyiz hakkını kullanamadığını temyiz hakkını kullanmak istediğini belirtmesi karşısında bu dilekçenin de davayı temyiz etme niteliğinde olduğu kabul edilmiştir.) dosya içeriğine ve gerekçeye göre, temyiz istemi yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan 25/05/2015 tarih ve 2010/126 E, 2010/491 K sayılı temyiz talebinin reddine ilişkin ek kararın tebliğnameye aykırı olarak ONANMASINA, 02/03/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.