(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi 2019/840 E. , 2021/4646 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucunda, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 108 ada 25 parsel sayılı 15.023,54 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, dava dışı İbrahim ... ve davalı ... adına tespit ve tescil edilmiş; ... köyü çalışma alanında bulunan 141 ada 39 parsel sayılı 2.203,35 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise, aynı nedenle davalı ... adına tespit ve tescil edildikten sonra, kamulaştırma nedeniyle hükmen ifraz edilerek 141 ada 88 ve 89 parsel numarasıyla ve sırasıyla 1.300,37 ve 902,98 metrekare yüzölçümlü olarak, 141 ada 88 parsel davalı ... adına, 141 ada 89 parsel ise Hazine adına tapuya tescil edilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları, çekişmeli taşınmazların müşterek muristen intikal ettiği ve mirasçılar arasında terekenin taksim edilmediği iddiasına dayanarak, tapu iptali ve taşınmazların ... mirasçıları adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, murisin terekesine göre 3. Kişiler aleyhine açılmış olan davada tüm mirasçıların davaya muvafakatlarının sağlanması ya da terekeye temsilci atanması gereğine değinilen usule ilişkin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyulduğu halde, bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Bozma ilamına uyulmakla, taraflar yararına usuli müktesep hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozma gereklerinin tam ve eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Hükmüne uyulan bozma ilamında açıkça belirlendiği üzere eldeki dava niteliği itibariyle, kök murisin terekesine karşı 3. kişi durumunda bulunan davalı ...’e karşı, taşınmazların kök muris ... mirasçıları adına tescili istemiyle açılmış olduğundan, davaya tereke adına devam edilebilmesi için, murisin tüm mirasçılarının davada taraf olması veya muvafakatlerinin sağlanması, bunun mümkün olmaması halinde terekeye temsilci atanması zorunlu olup, bu husus bozma ilamında da belirtildiği halde Mahkemece, tereke lehtarlarının davaya muvafakatleri sağlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacılara, murisin terekesine temsilci tayin ettirilmesi suretiyle aktif dava ehliyeti koşulunu sağlayabilmeleri için süre ve imkan tanınmamış ve böylelikle bozma ilamının gerekleri yerine getirilmemiştir.
Hal böyle olunca; Mahkemece öncelikle davacılara, terekeye temsilci tayin ettirmeleri için süre ve imkan tanınmalı, bu şekilde aktif dava ehliyeti koşulunun sağlanması halinde işin esası yönünden inceleme yapılıp sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu husus gözetilmeksizin, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulüyle, hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.06.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.