14. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/4804 Karar No: 2010/6609 Karar Tarihi: 07.06.2010
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2010/4804 Esas 2010/6609 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2010/4804 E. , 2010/6609 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.12.2004 gününde verilen dilekçe ile rödevans sözleşmesi nedeniyle ödenen bedelin istirdatı istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.12.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı;... ili, ... ilçesi hudutları dahilinde bulunan İR:91 ruhsat sayılı demir madeni sahasını işletmek üzere ruhsat sahibi davalı ile 19.04.1994 tarihli ve 5 yıl süreli rödevans sözleşmesi imzaladıklarını, sözleşme uyarınca davalıya 1994 ve 1995 yıllarında 4200 TL rödevans bedeli ve 630 TL KDV tutarı ödediğini, 3213 sayılı Maden Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 32. maddesince rödevans sözleşmesinin yapıldığı tarihten itibaren bir ay içerisinde Maden İşleri Genel Müdürlüğü’ne onaylatılmadığı için geçerli olmadığından, yapılan ödemelerin sebepsiz zenginleşme oluşturması nedeniyle, davalıya ödenen toplam 4.830 TL’nin yasal faizi ile birlikte istirdatını talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın kabulü ile, 4.830 TL’nin 31.01.2005 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Taraflar arasındaki 19.04.1994 tarihli rödevans sözleşmesinin “sözleşmenin tasfiye edilmesi” başlıklı 20. maddesinin üçüncü bendinde aynen “İşletmecilik faaliyetlerinin mümkün olmaması veya ekonomik şartların ortadan kalkması. (Bu durumda işletmeci teminatın iadesi dışında hiçbir talepte bulunamaz.)” denilmiştir. Hal böyle olunca; işletmecilik faaliyetlerinin mümkün olmaması nedeniyle sözleşmenin tasfiyesi halinde, davacı sadece teminatın iadesini isteyebileceğinden davanın reddi yerine istemin kabulü isabetli olmamış ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 07.06.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.