23. Hukuk Dairesi 2014/7597 E. , 2014/8481 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı yanca açılan iflasın ertelenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde Feri müdahil Türkiye ..., ... A.Ş. ile ... A.Ş. vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili şirketin aktiflerinin pasiflerini karşılayamaz hale geldiğini, iyileştirme projesi kapsamında üç yıl içerisinde tüm borçların ödeneceğini ve şirketin borçtan kurtulacağını ileri sürerek, iflâsın bir yıl süre ile ertelenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Tüm müdahil vekilleri, iyileştirme projesinin davacı şirketi borca batıklıktan kurtaracak nitelikte olmadığını, öncelikle tedbirlerin kaldırılmasını, aksi halde şirketin iflasına karar verilmesini istemişlerdir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; talepte bulunan şirketin borca batık olduğu, ancak sunulan iyileştirme projesinin ciddi, inandırıcı ve uygulanabilir nitelikte olduğu gerekçesiyle, ... Otomotiv İnşaat İletişim Ev Gereçleri Sanayi ve Ticaret A.Ş."nin, bir yıl süreyle iflâsının ertelenmesine karar verilmiştir.
Kararı, Feri müdahil Türkiye ..., ... A.Ş. ile ... A.Ş. vekilleri temyiz etmiştir.
Dava, iflas erteleme talebine ilişkindir.
İflasın ertelenmesini isteyen sermaye şirketlerinin borca batık durumda bulunması (bir diğer ifade ile varlıklarının rayiç değerlerinin borçlarını karşılayamaması), fevkalade mühletten yararlanmamış olması ve sunacakları iyileştirme projesi kapsamında mali durumlarının ıslahının imkân dâhilinde görülmesi gerekir (İİK.m.179). Gerek borca batıklığın ve gerek iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığının tespiti özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden bu değerlendirmelerin yapılması için bilirkişi görüşüne başvurulmalıdır (HMK m.266). Hâkim de bu raporla o konudaki özel ve teknik bilgi ihtiyacını giderebilmeli ve raporun hukuka uygunluğunu denetlemelidir. Projenin ciddi ve inandırıcılığı öncelikle ve özellikle sermaye ve/veya kârlılığın ne şekilde arttırılacağı ve borca batıklıktan kurtulmanın ne şekilde sağlanacağı somut, belgelere dayalı ve gerçekçi bilgi ve öngörülerden yola çıkılarak tespit edilmeli, diğer proje unsurları için de bilimsel veriler değerlendirilmelidir.
Somut olayda davacı şirketin borca batık olduğunda tereddüt bulunmamaktadır.
Sunduğu iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcılığına gelince; proje kapsamında yer alan önlemlerle ilgili bilirkişi kurulu tarafından herhangi bir değerlendirme yapılmamış, sadece davacı şirket ortaklarına ait kişisel mal varlıklarının satışı sonucu elde edilecek nakit sermaye aktarımına ilişkin taahhütlerinin yerine getirilmesi halinde borca batıklık durumunun sona erebileceği ifade edilmiştir. Oysa, karar tarihine kadar taahhütname gereğinin yerine getirildiğine dair dosyada herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Bu durumda, bilirkişi kurulundan, iyileştirme projesinin tüm unsurları itibariyle ciddi, inandırıcı ve davacı şirketin mali durumunu düzeltebilecek içerikte olup olmadığı hususlarını irdeleyen, denetime elverişli, açıklamalı, gerekçeli, rapor alınarak, oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı, yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, hükmün BOZULMASINA, peşin harçların istek halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.