Nitelikli dolandırıcılık - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/31781 Esas 2021/869 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/31781
Karar No: 2021/869
Karar Tarihi: 08.02.2021

Nitelikli dolandırıcılık - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/31781 Esas 2021/869 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, bir şirkette plasiyer olarak çalışırken müşterilerden alınan para karşılığı satılan ürünlerin bedellerini usulsüz bir şekilde kullanarak, sahte belgelerle şirkete zarar verdiği suçlamasıyla mahkum edilmiştir. Sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve özel belgede sahtecilik suçlarından mahkumiyet hükümleri bulunmaktadır. Sanık, temyiz talebinde bulunmuştur. Mahkeme, özel belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet kararını onarken, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunda uzlaşma işlemi yapılmadığı için hükmü bozmuştur. Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 155/2. maddesi gereğince düzenlenmektedir.
15. Ceza Dairesi         2017/31781 E.  ,  2021/869 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
    HÜKÜM : 1- TCK"nın 155/2, 43/1, 62, 52, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet
    2- TCK"nın 207/1, 43/1, 62, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve özel belgede sahtecilik suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığın katılan şirkette plasiyer olarak çalıştığı dönemde; şirket müşterilerine satışını yaptığı gıda, temizlik malzemeleri karşılığında tahsil ettiği bedelleri uhdesinde tuttuğu, katılan şirkete ait müşterilere götürmesi gereken ürünleri depoladığı, durumun anlaşılmaması içinde keşide tarihlerinin bulunmadığı sahte senetler düzenleyerek katılan şirkete verdiği, bu şekilde sanığın katılan şirketi toplamda 60 462 TL zarara uğratarak hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu, yasal unsurlarından keşide tarihi eksik sahte senetler düzenleyerek, özel belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia edilen olayda;
    1- Sanığın özel belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde;
    Her ne kadar sanık savunmalarında; üzerine atılı suçu işlemediğini belirtmişse de; müştekilerin aşamalardaki istikrarlı beyanları, senetler üzerinde gerçekleştirilen mahkeme gözlemi, tutanak ve dosya kapsamı birlikte değerlendiriliğinde; sanığın özel belgede sahtecilik suçunu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin 1, 2 ve 4. numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’nin verdiği 08/10/2015 tarihli ve E. 2014/140, K. 2015/85 sayılı kısmi iptal kararının, 24/11/2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlayarak yürürlüğe girdiğinden koşulların oluşması halinde infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın atılı suçu işlemediği gerekçesine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
    2- Sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde;
    Sanık hakkında özel belgede sahtecilik suçundan açılan kamu davasında mahkumiyet hükmü verilmiş ise de, özel belgede sahtecilik suçu ve hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun mağdurlarının farklı olması nedeniyle sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu yönünden eyleminin uzlaşma kapsamında olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
    Sanığa yüklenen ve 5237 Sayılı TCK"nun 155/2.maddesinde düzenlenen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu nedeniyle, hükümden sonra 24.10.2019 tarih ve 30928 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunun 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nun 253 ve 254 maddeleri gereğince uzlaştırma işlemleri yapılmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, 08/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.