23. Hukuk Dairesi 2014/4908 E. , 2014/8569 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul(Kapatılan) 36. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 06/03/2014
NUMARASI : 2011/140-2014/52
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin, davalı kooperatife 13.000 Euro ödünç para verdiğini, ancak bu paranın müvekkiline geri ödenmediğini ileri sürerek, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ve davalının % 40 icra inkâr tazminatı ile mahkûmiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, alacağa dayanak gösterilen yönetim kurulu karar tutanağının sahte olduğunu, ayrıca bu kararın borç alındığını ispatlamadığını, alacağın likid olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, binimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davalı kooperatifin ticari defter kayıtlarında davacıdan 13.000 ABD Doları borç alındığının yazılı olduğu, ayrıca 15.04.2007 tarihli yönetim kurulu kararı ile davacıdan 13.000 ABD doları borç alınmasına karar verildiği, alınan borç paranın kayıtlara Türk Lirası karşılığının yazıldığı, bu nedenle davacının davalıdan 13.000 ABD Doları alacağının bulunduğu, icra takip tarihi itibari ile TL karşılığının 18.981,30 TL olduğu gerekçesiyle, itirazın 18.981,30 TL yönünden iptali ile kabul edilen alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine ve hükmedilen alacağın % 40"ı olan 7.592,52 TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2) Dava, karz akdinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Oysa, davalı kooperatif tacir olmadığı gibi kooperatif ile davacı arasındaki ilişki de ticari ilişki olmadığından alacağın yasal faizi ile tahsiline karar verilmesi gerekirken, anılan husus gözden kaçırılarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiş ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, kararın HUMK’nın 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, mahkeme kararının hüküm bölümünün birinci bendinde yer alan “avans faizi” ibaresinin hükümden çıkarılarak, yerine “6098 sayılı TBK"nın 120. maddesi gereğince yıllık %18"i geçmemek üzere yasal faiz” ibaresinin eklenmesine ve kararın bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.