11. Ceza Dairesi Esas No: 2014/5402 Karar No: 2014/21667 Karar Tarihi: 15.12.2014
Mühür bozma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2014/5402 Esas 2014/21667 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Edirne 3. Asliye Ceza Mahkemesi, özelleştirilen bir şirketin mühürleme işlemi yapma yetkisinin olmadığı gerekçesiyle sanığın \"mühür bozma\" suçundan mahkumiyetine karar vermiş, ancak bu kararın hukuksal dayanağı olmadığı anlaşılmıştır. Ayrıca sanık hakkında verilen kısa süreli hapis cezasının ertelenmesine rağmen hak yoksunluklarına hükmedilmiş ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumundan bahsedilerek çelişkili bir karar verilmiştir. Karar, yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bozulmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri şöyledir: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. ve 346-25 sayılı Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararı, 1412 sayılı CMUK'nun 321. ve 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddeleri.
11. Ceza Dairesi 2014/5402 E. , 2014/21667 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 11 - 2013/88403 MAHKEMESİ : Edirne 3. Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 20/12/2012 NUMARASI : 2012/228 (E) ve 2012/647 (K) SUÇ : Mühür bozma
1-Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca, Dairemize gönderilen 12.11.2013 tarih ve 29415146-2525 sayılı cevabi yazıda, suça konu mühürleme tutanağını düzenleyen ... Elektrik Dağıtım A.Ş"nin 30.12.2011 tarihinde özelleştirilmiş olduğunun bildirilmesi karşısında, özel hukuk tüzel kişisi olarak kamusal yetki kullanma hakkı olmadığından, Anayasa ve Kanuna dayalı kamusal yetkiyi kullanan bir makam tarafından konulmuş mühürleme işleminin bulunmaması nedeniyle, sanığa yüklenen “mühür bozma” suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, 2-Kabule göre de; a) Kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nun 53/4. maddesi uyarınca anılan Yasanın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi, b)Suç tarihi itibariyle sanığın adli sicil kaydında sadece hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin bir ilam mevcut olup ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.02.2008 gün ve 346-25 sayılı kararında vurgulandığı üzere, kurulan mahkumiyet hükmünün hukuki bir sonuç doğurmamasını ifade eden ve doğurduğu sonuçlar itibarıyla karma bir özelliğe sahip bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu, davayı sonuçlandıran ve uyuşmazlığı çözen bir ‘hüküm’ niteliğinde olmadığı, dolaysıyla suç tarihi itibariyle sanığın kasten suç işlediğine dair kesinleşmiş mahkumiyet kararının bulunmadığı gözetilmeden diğer şartlar değerlendirilmeksizin “önceden verilmiş hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar bulunduğu, bu nedenle CMK 231/6. maddesindeki koşullar gerçekleşmediğinden” bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi ve fakat hükümde "sanığın sabıkasız olması ve yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda kanaat geldiğinden verilen hapis cezasının ertelenmesine" denilerek çelişkiye neden olunması, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 15.12.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.