17. Ceza Dairesi Esas No: 2017/909 Karar No: 2018/16944 Karar Tarihi: 26.12.2018
Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2017/909 Esas 2018/16944 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan sanık mahkum edilmiştir. Sanığın temyiz başvurusunda, TCK'nın 53. maddesi uyarınca hapis cezasına mahkum olması gerektiği ancak yerel mahkemenin bunu dikkate almadığı belirtilmiştir. Ancak temyiz mahkemesi, sanığın şahsi durumunu ve TCK'nın 61. maddesini göz önüne alarak hapis ve adli para cezasından oluşan bir ceza verilmesinin isabetli olduğunu kararlaştırmıştır. Ayrıca, suçun özelliği ve failin durumu gibi faktörler dikkate alınarak, TCK'nın 49. ve 52. maddeleri uyarınca verilen hapis cezası ile adli para cezasının birbirinden farklı yaptırımlar olduğu ve her iki yaptırımın tıpatıp aynı şekilde uygulanamayacağı vurgulanmıştır. Bu nedenle, mahkemenin adli para cezasını takdir hakkı kapsamında belirlemesi uygun görülmüştür. Kararda TCK'nın 49., 52., 53. ve 61. maddelerine atıfta bulunulmuştur. TCK'nın 165. maddesinde ise suçun karşılığı olan üst sınırın (alt sınır gösterilmeksizin) on bin gün olarak belirlendiği belirtilmiştir.
17. Ceza Dairesi 2017/909 E. , 2018/16944 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece sanık hakkında suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında TCK"nın 53. maddesinin tatbik edilmemesi isabetsizliği hükmün infazı aşamasında nazara alınabilecek bir eksiklik olarak görülmüş, sanığın şahsi durumu ve TCK"nın 61. maddesi gözetilerek hapis ve adli para cezasından oluşan temel cezanın takdir hakkı kapsamında tayin edildiği, TCK"nın 49. maddesinde tanımlanan süreli hapis cezası ile 52. maddesinde düzenlenen adli para cezasının suçun özelliği ve failin (maddenin gerekçesinde de vurgulanan şekilde elde ettiği kazanç ile ekonomik konumu dahil) durumu dikkate alınarak uygulanan ve 1. maddesinde gösterilen suçun önlenmesi amacına hizmet eden birbirlerinden farklı yaptırımlar oldukları, bu yüzden her iki yaptırımın tıpatıp aynı şekilde uygulanamayacakları, kaldı ki suçun karşılığı olan 165. maddesinde uygulanabilecek üst sınırın (alt sınır gösterilmeksizin) on bin gün olarak belirlendiği, dolayısıyla mahkemenin temel adli para cezasını (52. maddede beş gün olarak gösterilen alt sınır yerine) otuz gün olarak belirlemesinin anılan maddeler gözetildiğinde bütünüyle hakimin takdir hakkı kapsamında kaldığı kabul edildiğinden tebliğnamede ki bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, sanık ..."nın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 26.12.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.