18. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/8068 Karar No: 2014/10731 Karar Tarihi: 17.06.2014
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/8068 Esas 2014/10731 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bu mahkeme kararı, Kamulaştırma Yasası kapsamında taşınmaz malın kamulaştırılması sürecinde değer tespiti ve irtifak hakkının idare adına tescilini konu almaktadır. Davanın kabul edilmesine karar veren mahkeme kararı, davalı vekilinin temyiz talebinin süresi geçtiği gerekçesiyle reddedilmiş, ancak davacı vekilinin temyiz talebi değerlendirilmiştir. Karar, Kamulaştırma Yasası'nın 11. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde taşınmaz malın kullanımına bağlı olarak değerinin belirlenmesi öngörülmektedir. Ancak, bilirkişi kurulu tarafından sulu tarım arazisi sayılan taşınmazın sulama kaynağı, sulama yöntemi ve sulama giderleri gibi detaylar araştırılmadan değer tespiti yapılmıştır. Mahkeme ayrıca, değer tespitinde 2011 yılı verilerinin kullanılması yanlışlığına dikkat çekmiştir. Kanun maddeleri olarak, Kamulaştırma Yasası'nın 11. maddesi (f) bendi ve 15. maddesi son fıkrası belirtilmiştir.
(Kapatılan) 18. Hukuk Dairesi 2014/8068 E. , 2014/10731 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz mal üzerinde irtifak hakkının idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Davalı vekilinin temyizi yönünden; Davalı vekiline davacı vekilinin temyiz dilekçesi 07.02.2013 tarihinde tebliğ edilmiş, mahkeme kararı katılma yoluyla 22.07.2013 tarihinde temyiz edilmiştir. Bu durumda HUMK.nun 433/2. maddesi hükmünde öngörülen 10 günlük temyiz süresi geçmiş bulunduğundan davalının temyiz talebinin REDDİNE, 2- Davacı vekilinin temyizi yönünden ; Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: 1-Kamulaştırma Yasasının 4650 sayılı Yasayla değişik 11.maddesinin birinci fıkrasının arazilere ilişkin (f) bendinde taşınmaz malın kamulaştırma (dava) tarihindeki mevkii ve şartlarına göre olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden değerinin belirleneceği öngörülmektedir. Bu yöntemle taşınmazın değerinin saptanmasında münavebeye alınacak ürünler yönünden sulu ya da kuru tarım arazisi niteliğinde olup olmaması önem taşır. Mahallinde yapılan keşif sırasında bu yönde herhangi bir tespit yapılmamış olduğu halde, bilirkişi kurulu raporunda gerekçe gösterilmeden dava konusu taşınmaz sulu tarım arazisi sayılmıştır. Sulama kaynağının ne olduğu açıkça gösterilmeden (taşınmazın üzerindeki bir su kaynağından veya yakınındaki bir dereden sulanıp sulanmadığı), sulamanın taşınmazın tamamında ve her mevsim için fiilen yeterli olup olmadığı, dereden sulanıyorsa bu suyun kendi doğal akışı ile mi yoksa özel bir pompalama yada başka bir sistemle mi taşınmaza ulaştığı, yeraltı suyundan hangi sistemle yararlanıldığı hususları ayrıntılı bir biçimde araştırma yapılarak belirlenmeden, pompajla sulama varsa bunun için yapılacak giderlerin de üretim masraflarına ilave edilmesi gerektiği düşünülmeden düzenlenen bilirkişi kurulu raporuna dayalı hüküm kurulması, 2-2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının 4650 sayılı Yasayla değişik 15. maddesinin son fıkrası hükmüne göre, bilirkişilerce -aynı Yasanın 11. maddesinin (f) bendi hükmü gözetilerek- yapılacak değer tespitinde, idarece belgelerin mahkemeye verildiği günün (dava tarihinin) esas tutulacağı öngörülmüştür. Buna göre dava tarihi olan 2012 yılına ait verilerin esas alınarak kamulaştırma bedelinin tespit edilmesi gerekirken, bilirkişi kurulunca 2012 yılı verilerinin sağlıklı olmadığı gerekçesi ile taşınmazın değerlendirilmesinde 2011 yılı verilerinin esas alınması suretiyle bedel tespit edilmesi, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 17.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.