Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2010/32771 Esas 2014/1922 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi
Esas No: 2010/32771
Karar No: 2014/1922
Karar Tarihi: 21.03.2014

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2010/32771 Esas 2014/1922 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan sanığı mahkûm etti. Yargılama süreci ve deliller yasaya uygun olarak değerlendirilmiş, sanığın suç işlediği kesin olarak saptanmıştır. Ancak, adli para cezasının Türk Lirası olarak belirlenmesi gerektiği ve TCK'nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (c) bendinde yazılı “velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri” açısından yoksunluğunun, sadece kendi altsoyu üzerindekiler yönünden koşullu salıverilmesine karar verilmemesi hükmü bozmuştur. Adli para cezası TL'ye dönüştürülmeli ve sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanması gerekmektedir.
Kanun Maddeleri:
- 5083 sayılı Kanun, Adli Para Cezalarının Türk Lirası Olarak Belirlenmesi Hakkında Kanun
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi, Koşullu Salıverilme

10. Ceza Dairesi 2010/32771 E. , 2014/1922 K.

"İçtihat Metni"

Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin doğru olarak belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Adli para cezasının, 5083 sayılı Kanun’un 1. maddesi ile hükümden sonra 01.01.2009 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulunun 04.04.2007 tarih ve 2007/11963 sayılı kararının 1. maddesi uyarınca Türk Lirası (TL) olarak belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
2- TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrası uygulanırken, sanığın bu fıkranın (c) bendinde yazılı olan “velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri” açısından yoksunluğunun, sadece kendi altsoyu üzerindekiler yönünden koşullu salıverilmesine, diğer kişiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar süreceği gözetilmeden, tümü için koşullu salıverilmesine kadar sürmesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
1- YTL olarak hükmolunan adli para cezasının TL"ye dönüştürülmesi,
2- TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin yazılması
Suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.