18. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/5947 Karar No: 2014/10747 Karar Tarihi: 17.06.2014
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/5947 Esas 2014/10747 Karar Sayılı İlamı
18. Hukuk Dairesi 2014/5947 E. , 2014/10747 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 10/02/2014 NUMARASI : 2013/645-2014/77
Dava dilekçesinde, 6459 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Yasanın 10.maddesi gereğince faiz istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, 30.04.2013 tarih ve 28633 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6459 sayılı “İnsan Hakları ve İfade Özgürlüğü Bağlamında Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 6. maddesi ile 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun 10.maddesinin sekizinci fıkrasından sonra gelmek üzere “Kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılamaması halinde, tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren kanuni faiz işletilir.” hükmü gereğince faiz istemine ilişkin olup, mahkemece bedel tespit ve tescil dosyasına ilişkin davanın 18.04.2013 tarihinde sonuçlandığı bu tarih itibariyle yapılan kanun değişikliğinin yürürlükte olmadığı ve yapılan değişikliğin karara bağlanmış dosyalara uygulanamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Anayasa Mahkemesi 1. Bölümünün 19.12.2013 tarih ve 2013/817 sayılı kararında, kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davada uzun süren bir yargılama sonunda, dava tarihi itibarıyla belirlenen bedele hükmedilmesinin Anayasanın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiği kabul edilerek mal sahibine tazminat ödenmesi gerektiği belirtilmiştir. Yasa koyucu da, bu hak ihlalini dikkate alarak, 6459 sayılı Kanunun 6. maddesiyle 2942 sayılı Kanunun 10. maddesine eklenen fıkrada (yürürlük tarihi 30.04.2013) kamulaştırma bedelinin tescili için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde, tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren faiz uygulanmasına ilişkin düzenleme getirmiştir. Her ne kadar, getirilen bu faiz hükmü maddi hukuka ilişkin olup, aynı yasanın 29. maddesi gereğince yayımı tarihinden sonra açılacak davalara uygulanması gerekir ise de; 30.04.2013 tarihinden sonra açılacak davalar için yapılan bu düzenleme ile Anayasa Mahkemesinin makul süreyi aşan yargılamanın hak ihlali oluşturduğuna ilişkin kararı birlikte değerlendirildiğinde, 30.04.2013 tarihinden önce açılmış ve henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davalarında öngörülen dört aylık yargılama süresinin makul süre kabul edilerek, hakkaniyet gereğince taşınmaz malikinin zararının giderilmesi amacıyla dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten, karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiğinden mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.