18. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/18089 Karar No: 2014/5990 Karar Tarihi: 01.04.2014
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2013/18089 Esas 2014/5990 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, kamu hizmetine tahsis edilen taşınmaz malın kullanım hakkının kısıtlanması nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. İdare tarafından tek taraflı alınan kararlar idari işlem olarak kabul edilir ve bu tür davalarda idari yargı yerinin görevli olduğuna karar verilmiştir. Davacının mülkiyet hakkına getirilen kısıtlamanın imar planıyla kamu hizmetine özgülenmesinden ve kamulaştırma işlemlerinin zamanında yapılmamasından kaynaklandığı kabul edilerek, davanın idari yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği hükmedilmiştir. 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 7. ve 8. maddeleri uyarınca düzenlenen 1/1000 ölçekli imar uygulama planına göre yapılan işlemlerin idari nitelik taşıdığı ve zamanında uygulanmaması durumunda da idari eylem olarak kabul edildiği belirtilmiştir. 6487 sayılı Yasa ile de 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun değiştirilen Geçici 6. maddesinde, söz konusu taşınmazlar hakkında, 3194 sayılı İmar Kanunu'nda öngörülen idari başvuru ve işlemler tamamlandıktan sonra idari yargıda dava açılabileceği hükme bağlanmıştır. Kanun maddelerinin detaylı ve açıklayıcı bilgileri verilmemiştir.
18. Hukuk Dairesi 2013/18089 E. , 2014/5990 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa 4. Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 17/05/2013 NUMARASI : 2011/412-2013/454
Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın davalı S.. B.. yönünden kabulüne, davalı N.. B.. yönünden husumet nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davalılardan S.. B.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, taşınmaz mala fiilen el atılmadığı halde idare tarafından 3194 sayılı İmar Kanunu"nun 7. ve 8. maddeleri uyarınca düzenlenen 1/1000 ölçekli imar uygulama planına göre kamu hizmetine tahsis edilen taşınmaz malın bu durumu nedeniyle kullanım hakkının kısıtlanmasına dayalı tazminat istemine ilişkindir. Uygulama ve öğretide kamu idarelerinin, kamu hizmetlerinin yürütülmesi sırasında tek yanlı irade açıklamalarıyla kamu hukuku esaslarına dayanarak ilgililerin hukuki durumlarını etkileyecek şekilde yaptıkları işlemlerin, idari işlem, görev ve yetki alanlarına giren konularda hukuka uygun olarak yaptığı fiiller ile bu görevleriyle ilgili hareketsiz kalmaları idari eylem olarak tanımlanmaktadır. Somut olayda idarenin icra yetkisini hukuka aykırı olarak kullanması olarak nitelendirilebilecek fiili el atma durumu söz konusu olmadığına göre, 3194 sayılı İmar Kanunu"nun ilgili maddeleri uyarınca tek yanlı idari işlemle düzenlenen imar planları ve bu planlara dayanılarak yapılan işlemlerin idari nitelik taşıdığı, söz konusu imar planlarının zamanında uygulamaya geçirilmemesi durumunun da idari eylem olarak kabulünün gerektiği kabul edilmektedir. Yukarıda açıklanan uyuşmazlıklarla ilgili olarak açılan davalarda, görev itirazında bulunulması ve olumlu görev uyuşmazlığı çıkması üzerine durum Uyuşmazlık Mahkemesi tarafından değerlendirilmiş ve 09.04.2012 gün 2011/238 Esas–2012/63 Karar ve 2012/41 Esas- 2012/77 Karar sayılı kararlarında fiili el atmanın bulunmadığı durumlarda idari yargı yerinin görevli bulunduğuna karar verilmiştir. Ayrıca 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu"nun değiştirilen Geçici 6. maddesinin 10.fıkrasında da “Uygulama imar planlarında umumi hizmetlere ve resmî kurumlara ayrılmak suretiyle veya ilgili kanunların uygulamasıyla tasarrufu kısıtlanan taşınmazlar hakkında, 3/5/1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanununda öngörülen idari başvuru ve işlemler tamamlandıktan sonra idari yargıda dava açılabilir. Bu madde hükümleri karara bağlanmamış veya kararı kesinleşmemiş tüm davalara uygulanır.” hükmü getirilmiştir. Bu nedenlerle; davacı tarafın mülkiyet hakkına getirilen kısıtlamanın, dava konusu taşınmazın, genel ve düzenleyici bir işlem olan imar planıyla kamu hizmetine özgülenmesinden ve bu planda öngörülen kamulaştırma işlemlerinin zamanında yapılmamasından kaynaklandığının kabulü ile idari işlem ve eylemden doğan zarara ilişkin davanın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu hükümleri uyarınca idari yargı yerinde çözümlenmesi gerektiğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114/1-b ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 01.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.