14. Ceza Dairesi 2015/2069 E. , 2015/7146 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (sanık ...), beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı (sanık ..)
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Mağdurenin annesi müşteki Birsen 20.02.2013 tarihli celsede sanıklardan şikâyetçi olup davaya katılmak istemiş ise de, kayden 03.06.1995 doğumlu mağdurenin suç tarihinde onbeş yaşını, hüküm tarihinde de onsekiz yaşını tamamlamış olması nedeniyle annesinin kanuni temsilci olma sıfatını kaybettiği anlaşılmakla, suçtan doğrudan zarar görmeyen müşteki Birsen hakkında verilen katılma kararının hukuki geçerliliği olmayıp vekilinin sanıklar haklarında kurulan hükümleri temyiz etme hakkı bulunmadığından, vâki temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi gereğince REDDİYLE, incelemenin sanıklar müdafileri ve katılan mağdure vekilinin temyizleriyle sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanık Burak hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanık ... müdafii ve katılan mağdure vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
Sanık İmdat hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58. madde hükümlerinin uygulandığı sırada, dosyada mevcut adli sicil kaydında yer alan ilamlardan en ağırının tekerrüre esas alınması gerekirken yazılı şekilde uygulama yapılması,
Kanuna aykırı, sanık İmdat müdafii ve katılan mağdure vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetki uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının yedinci paragrafında yer alan tekerrür uygulaması ile ilgili bölümün çıkartılarak, yerine ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2008/277 Esas, 2008/373 Karar sayılı ilamı ile mükerrir olan sanığın 5237 TCK"nın 58/6. maddesi uyarınca cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, sanık hakkında infazdan sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına,” ibaresi eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Sanık İmdat hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Mağdurenin aşamalardaki ifadeleri, adli rapor ve tüm dosya kapsamına göre, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda birden fazla mağdureyle cinsel ilişkide bulunması nedeniyle hakkında TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle eksik ceza tayini, Sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58. madde hükümleri uygulandığı sırada, dosyada mevcut adli sicil kaydında yer alan ilamlardan en ağırının tekerrüre esas alınması gerekirken yazılı şekilde uygulama yapılması,
Kanuna aykırı, sanık İmdat müdafii ve katılan mağdure vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.