17. Hukuk Dairesi 2018/4883 E. , 2018/10588 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin sürücüsü ve maliki olduğu aracın akşam saatlerinde sol şeritteki lastik parçasına çarpması sonucu araçta hasar meydana geldiğini, karayollarının bakım ve onarımından davalı sorumlu olup davalının görevinde ihmal ve kusuru olduğunu beyanla, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 18.000,00 TL maddi tazminatın yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davanın görev nedeniyle usulden reddine karar verilmiş; davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş, ... Bölge Adliye Mahkemesi’nce davacı vekilinin istinaf talebinin HMK"nın 353/1-b-1 maddesi hükmü gereğince esastan reddine karar verilmiş; Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan hizmet kusuru nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesi’nin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanunun 19. maddesinde, "Adli, idari, askeri yargı mercilerinden birisinin kesin veya kesinleşmiş görevsizlik kararı üzerine kendisine gelen bir davayı
incelemeye başlayan veya incelemekte olan bir yargı mercii davada görevsizlik kararı veren merciin görevli olduğu kanısına varırsa, gerekçeli bir karar ile görevli merciin belirtilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurur ve elindeki işin incelenmesini Uyuşmazlık Mahkemesinin karar vermesine değin erteler. (Değişik ikinci fıkra:23/7/2008–5791/9 md.)Yargı merciince, önceki görevsizlik kararına ilişkin dava dosyası da temin edilerek, gerekçeli başvuru kararı ile birlikte dava dosyaları Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilir." şeklinde düzenlenmiştir.
Somut olayda, davacı tarafından aynı kazaya ilişkin olarak aynı davalıya karşı önce idari yargıda dava açıldığı, ... 1. İdare Mahkemesi"nin 10.12.2014 tarih, 2014/1144-2014/1062 sayılı kararı ile, Adli Yargı"nın görevli olması nedeniyle görevsizlik kararı verildiği, ... Bölge İdare Mahkemesi"nin 17/3/2015 tarih, 2015/841-2015/777 sayılı kararı ile hükmün onandığı, işbu davanın 21.4.2016 tarihinde adli yargıda açıldığı anlaşılmakta ise de, ... 1. İdare Mahkemesi’nin adı geçen kararının kesinleşip kesinleşmediği dosya kapsamında belli değildir.
Bu durumda eldeki davada, kendisine ikinci dava açılan ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nce, ... 1. İdare Mahkemesi’nin 2014/1144-2014/1062 sayılı dosyasının bulunduğu yerden getirtilerek görevsizlik kararının kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılması, ... 1. İdare Mahkemesi’nin kararının kesinleşmiş olması halinde elinde derdest bulunan dava dosyasındaki yargılamanın durdurulmak suretiyle (UMK m. 19/I), dosyanın kül halinde, yargı yolu uyuşmazlığının çözümlenmesi açısından Uyuşmazlık Mahkemesi’ne gönderilmesi, verilecek kararın beklenerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile ilk derece mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, 13.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.