Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2018/1778 Esas 2020/3901 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1778
Karar No: 2020/3901
Karar Tarihi: 30.11.2020

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2018/1778 Esas 2020/3901 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)23. Hukuk Dairesi         2018/1778 E.  ,  2020/3901 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili; davalı ile hizmet alımı sözleşmesi imzaladıklarını, dava dışı işçinin işten çıkarıldığını ve işçinin müvekkili aleyhine açtığı işçilik alacağı ile ilgili davanın işçi lehine sonuçlandığını ve bu kapsamda müvekkili tarafından dava dışı işçiye icra takibi sonucunda ödeme yapıldığını, yapılan bu ödemeden davalının sorumlu olduğunu, müvekkili tarafından ödenen bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, iş davasında taraf olmadığını, işçinin çalıştığı dönemde tüm ücretlerinin ödendiğini ve kıdem ve ihbar tazminatından sorumlu tutulamayacağını savunarak açılan davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; dava dışı işçinin rcuya ilişkin alacağından tarafların yarı yarıya sorumlu oldukları gerekçesiyle açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir. Hizmet alım sözleşmeleri; ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi, işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici işçisi tarafından yerine getirilecektir. İş aktinin yüklenici ile işçi arasında yapıldığı hususu ihtilaflı değildir. SGK kayıtları da bu hususu doğrulamaktadır. Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur. İşveren ile yüklenicinin İş Kanunu’na göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir.
    İşçilik alacakları işveren tarafından ödenen işçinin; yüklenici işçisi olması, sözleşme ücretine işçinin ücret ve sosyal haklarının dahil olması, işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olacağına dair sözleşmede bir hüküm bulunmaması hususları nazara alındığında davacı işverenin işçiyi çalıştıran yüklenicilerden ödediği bedeli ve ferilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekir. Mahkemece tarafların yarı yarıya sorumlu olduklarına karar verilmiş ise de, yukarıda açıklanan nedenlerle davalının bu ücretlerin tamamından sorumlu tutulması gerekirken yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 30.11.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.