23. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/1659 Karar No: 2020/3903
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2018/1659 Esas 2020/3903 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı acente ile davalı arasındaki otel kontenjanı ve tanıtım protokolüne ilişkin yapılan sözleşme gereği, davacı acente bin odanın kendi müşterileri için indirimli olarak davalının otelinde konaklayabilecekti ve karşılığında ödeme yapmıştı. Sözleşmenin 9. maddesi gereği olağanüstü durumlar dışında davacı acentenin üstlendiği sorumluluktan kurtulamayacağı ve taraflar arasındaki sözleşmenin garanti sözleşmesi olduğu belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir. İstinaf başvurusunda da taraflar arasındaki sözleşmenin garanti sözleşmesi olduğu, davacı acentenin satamadığı oda bedelini de peşin ödemekle yükümlü olduğu, davacının garanti ettiği sayıya ulaşamamasına dair bir mücbir sebep sunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun da reddine karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak sözleşmenin garanti sözleşmesi olduğu belirtilerek Türk Borçlar Kanunu'nun 344. maddesi, önceden verilmiş olan meblağın ancak olağan dışı durumlarla sınırlı olarak talep edilebileceği belirtilerek İcra ve İflas Kanunu'nun 95. maddesi ve İcra ve İflas Kanunu'nun 106/1. maddesi açıklanmıştır.
23. Hukuk Dairesi 2018/1659 E. , 2020/3903 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi esi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, acente olarak davalı ile otel kontenjan ve tanıtım protokolü imzaladıklarını, cari hesap kapsamında yapılacak çalışmaların karşılığını ödediğini, davalı tarafından gönderilen ihtarnamede konaklayacak müşterilerin sözleşme şartları dışında konaklama yaptırılacağını bildirdiklerini, bunun üzerine sözleşme ilişkisinin bittiğini ve kalan bakiye bedelin ödenmesi için icra takibi başlattıklarını, itirazın iptaline, %20 icra inkar tazminatı ile mahkeme masrafları ve avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacıya borcunun olmadığını, cari hesap kapsamında ödeme yapıldığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, sözleşmenin ödemeler kısmında belirtildiği üzere davacı acenta tarafından yapılan ödemenin garanti edilen konaklama bedeli olduğunu savunarak, açılan davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacının sözleşme gereği davalıya ait otelde bin odanın kendi müşterileri için indirimli olarak tahsis edildiği ve karşılığında ödeme yaptığını, sözleşmenin 9. maddesi gereği olağanüstü durumlar dışında davacı acentenin üstlendiği sorumluluktan kurtulamayacağı, taraflar arasındaki sözleşmenin garanti sözleşmesi olduğu, önceden verilmiş olan meblağın ancak olağan dışı durumlarla sınırlı olarak talep edilebileceği gerekçesiyle açılan davanın reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi taraflar arasındaki sözleşmenin garanti sözleşmesi olduğu, davacı acentenin satamadığı oda bedelini de peşin ödemekle yükümlü olduğu, davacı yanın garanti ettiği sayıya ulaşamamasına dair bir mücbir sebep sunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi kararına ilişkin davacı vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğininde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 30.11.2020 tarihinde kesin olarak oy birliği ile karar verildi.