23. Hukuk Dairesi 2014/3168 E. , 2014/3311 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Afyonkarahisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 08/02/2013
NUMARASI : 2012/116-2013/48
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacılar vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacılar vekili Av. R.. K.. ile davacılar gelmiş, tebligata rağmen başka gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacılar vekili, müvekkillerinin de dava dışı arsa sahipleriyle birlikte paydaşı oldukları taşınmazlar üzerinde yapılacak villalardan 10 tanesinin 24 ayda teslimi konusunda 14.04.1998 tarihinde adi yazılı protokol düzenlendiğini, müvekkillerinin edimlerini ifa ederek arsa payını devretmelerine karşın, davalının edimini yerine getirmediğini ve taşınmazları üçüncü kişiye sattığını ileri sürerek, satılan taşınmazların bedelinden 230.000,00 TL"nin faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacılarla müvekkili arasında düzenlenen 16.07.2009 tarihli protokolle, davacıların, davalıyı ibra ettiğini, anılan protokolle davacıların alacağının ödendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki adi yazılı sözleşmenin ifa ile sonuçlanmaması üzerine 16.07.2009 tarihinde düzenlenen protokolle davacıların, davalıyı ibra ettikleri gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Aralarında davacılarında bulunduğu arsa sahipleri ile davalı yüklenici arasında 14.04.1998 tarihinde düzenlenen adi yazılı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden sonra, arsa sahiplerince arsanın yüklenici şirkete devredilmesi nedeniyle sözleşme ifa edilmiş ve taraflar sözleşme ile bağlı hale gelmiştir. Anılan sözleşme ile davalı yüklenici, yapılacak villalardan 10 adetini arsa sahiplerine tesliminin yanı sıra, sözleşmede belirlenen vadelerde ödenmek üzere 158.000,00 TL değerinde bonoları düzenleyerek arsa sahiplerine vermiştir. Sözleşme ile verilmesi kararlaştırılan ve arsa payı karşılığı verilecek villalardan ayrı para borcuna ilişkin bonoların vadesinde ödenmemesi üzerine davacı arsa sahiplerince başlatılan takipler sonucu taraflar arasında, takip dosyaları ile ilgili olarak 16.07.2009 tarihli protokol düzenlenmiştir. Anılan protokol sözleşmedeki para borcuna ilişkin olup, sözleşmede teslimi kararlaştırılan villalarla ilgili değildir. Arsa sahibi mirasçıları, sözleşme uyarınca yükleniciye devredilen, ancak yüklenici tarafından da dava dışı üçüncü kişiye devredilen arsanın satışı nedeniyle payına isabet eden pay bedelinin tahsilini istemişlerdir. İbranın, bu pay bedelini kapsamadığı sabittir. Davacılar, BK"nın 106. ( TBK"nın 125/2. maddesi) uyarınca sözleşmenin ifasını beklemekten vazgeçerek ifa yerine geçen olumlu zararlarını istemek yönünde seçimlik haklarını kullandıklarından, işin esasına girilerek, bir karar verilmesi gerekirken, davanın, istemle ilgili olmayan protokol nedeniyle reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacılar vekili yararına 990,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.