Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/8434 Esas 2016/389 Karar Sayılı İlamı

17. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/8434
Karar No: 2016/389
Karar Tarihi: 18.01.2016

Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/8434 Esas 2016/389 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir hırsızlık davasında, sanıkların suçu işledikleri kabul edilerek mahkumiyet kararı verildi. Ancak, verilen kararda hatalar bulunduğu ve bu sebeple sanıkların avukatlarının temyiz başvurusu sonucunda kararın bozulduğu belirtildi.
Bozma gerekçeleri şunlar oldu:
1. Suçun gece vakti işlenip işlenmediği karar yerinde tartışılmadan yazılı şekilde karar verilmesi
2. Mağdurun ifadesinde, sanığın abisinin zararını karşıladığını beyan etmesi nedeniyle TCK'nın 168. maddesi uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması
3. Sanıkların birlikte hareket ettiğinin anlaşılması karşısında, eksik cezaya hükmedilmesi
4. TCK'nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerektiği, çünkü Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı doğrultusunda bu konuda yeniden değerlendirme yapılması gerektiği belirtildi.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nın 168. maddesi: \"Bir kimse tarafından veya bir gruba mensup kişilerce veya bir örgüt tarafından, başkalarına ait mal varlığına karşı işlenen bir suç nedeniyle zarar gören kişi, zararını tazmin etmesi halinde, kamu davasından vazgeçebilir veya dava sonunda verilecek olan hükümden istisna tutulabilir.\"
-

17. Ceza Dairesi 2015/8434 E. , 2016/389 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Mağdur beyanları ile yakalama tutanağında suçun işlendiği saat dilimine ilişkin bilgiler doğrultusunda suçun gece vakti işlenip işlenmediğinin karar yerinde tartışılmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi,
2-Mağdurun 02.06.2011 günlü ifadesine göre sanık ..."nın abisinin zararını karşıladığını beyan etmesinden dolayı sanıklar hakkında TCK"nın 168. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
3-Sanıklar ... ve ..."in, diğer sanık ... ile birlikte suç işleme konusunda fikir ve eylem birliği içinde olduklarının anlaşılması karşısında, sanıklar hakkında TCK"nın 37. maddesi uyarınca hüküm kurulması gerekirken, aynı yasanın 39. maddesinin uygulanması suretiyle sanıklar hakkında eksik cezaya hükmedilmesi,
4-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... ile sanık ... müdafiinin temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesinin gözetilmesine, 18.01.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.