Asıl davada davalı M.. Ö.. adına dosyaya 27.09.1999 tarihinde avukat A. Ç. tarafından bir vekaletname sunulmuş olmasına ve adı geçen avukatın istifa ettiğine ya da azledildiğine ilişkin dosyada bilgi ve belge bulunmamasına rağmen, mahkemece, davalı asıla Tebligat Kanunu"nun 35. maddesi uyarınca, doğrudan tebligat yapılması usulsüz olmuştur. Tebligat Kanunu"nun 11. maddesi hükmü uyarınca, vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır. Mahkemece öncelikle, davalı M.. Ö.. vekiline gerekçeli kararın ve davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin Tebligat Kanunu ve Yönetmelik hükümlerine uygun olarak tebliği, temyiz süresinin beklenmesi hükmü temyiz etmesi halinde temyiz dilekçesinin dosya içeresine konulması, Anılan vekilin istifa ettiğinin ya da azledildiğinin belirlenmesi halinde; 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 35. maddesinin 1. fıkrasında kendisine veya adresine kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılmış olan kimse, adresini değiştirirse, yenisini hemen tebliğ yaptırmış olan kaza merciine bildirmeye mecbur olduğu, bu takdirde bundan sonraki tebliğlerin bildirilen yeni adrese yapılacağı, 11.01.2011 tarihinde 6099 sayılı Kanun’un 9. maddesiyle değişik Tebligat Kanunu’nun 35. maddesinin 2. fıkrasında ise, adresini değiştiren kimsenin yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresinin de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshasının eski adrese ait binanın kapısına asılacağı ve asılma tarihinin tebliğ tarihi sayılacağı öngörülmüştür. Somut olayda, gerekçeli karar ve davacılar vekilinin temyiz dilekçesi, asıl davada davalı M.. Ö.."e, daha önceki tebligatların usulüne uygun olarak yapıldığı ".. Mahallesi ....Cad. No: 6" adresinde tebliğe çıkarılmış ve söz konusu tebligatın iade edilmesi üzerine adres kayıt sisteminde kayıtlı yerleşim yeri adresi araştırılmadan, doğrudan, aynı adrese 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 35/2 maddesine aykırı olarak tebliğat yapılmıştır. Bu durumda, mahkemece, ilgili Nüfus Müdürlüğü"nden veya UYAP sisteminden adı geçen davalının adres kayıt sisteminde kayıtlı adresi araştırılarak; adres kayıt sisteminde kayıtlı adresin aynı adres olduğunun belirlenmesi veya farklı bir adrese ulaşılması halinde davalı M.. Ö.."e, yerel mahkeme kararının ve temyiz dilekçesinin, Tebligat Kanunu"nun 6099 sayılı Kanun"un 5. maddesi ile değişik 21/2. maddesi ve Yönetmeliğin ilgili hükümlerine uygun olarak tebliğ edilmesi ve yasal temyiz süresinin beklenmesi, hükmü temyiz etmesi halinde temyiz dilekçesinin dosya içerisine konulması, adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi bulunmadığının belirlenmesi halinde ise, işlem yapılmadan dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 14.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.