Muhafaza görevini kötüye kullanma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/371 Esas 2016/2571 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/371
Karar No: 2016/2571
Karar Tarihi: 21.04.2016

Muhafaza görevini kötüye kullanma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/371 Esas 2016/2571 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, yediemin deposu işleten bir kişi olarak, bir televizyonun yanlış etiket nedeniyle başka birine verilmiş olabileceğini savunarak mahkemeye çıktı. Ancak mahkeme TCK'nın 289/1, 62/1, 50/a, 52/2 ve 4. maddeleri uyarınca suçlu buldu ve ceza verdi. Ancak sanık, adli para cezasına dönüştürülen hapis cezasının kanun ve maddesi yanlış gösterildi ve adli para cezalarının infazında resen uygulama yapılması gerektiği belirtildi. Bu nedenle, mahkeme kararı bozuldu. Kanun maddeleri şunları içerir: TCK'nın 289/3. maddesi, 50/a maddesi, 52/4. maddesi.

16. Ceza Dairesi 2016/371 E. , 2016/2571 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
Suç : Muhafaza görevini kötüye kullanma
Hüküm : TCK"nın 289/1, 62/1, 50/a, 52/2, 4. maddeleri gereğince
mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Yediemin deposu işleten sanığın savunmasında “...1. İcra Müdürlüğünün 2006/11853 esas sayılı dosyasında yapılan icra takibi neticesinde haczedilip yediemin olarak kendisine teslim edilen katılana ait ..... marka 72 ekran televizyonun depoda çalışan elemanlarının yanlış etiket yapıştırması nedeniyle bir karışıklık neticesinde televizyonun başka birine verilmiş olabileceğini” beyan etmesi karşısında sanık hakkında TCK"nın 289/3. maddesinin uygulama alanının tartışılıp değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabul ve uygulamaya göre de;
a-Sanık hakkında tayin edilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında uygulanan kanun ve maddesinin “TCK’nın 50/1-a” maddesi yerine “TCK"nın 50/a” maddesi olarak gösterilmesi,
b-Adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde 6545 sayılı Kanunla değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca infaz aşamasında resen uygulama yapılabileceği nazara alındığında hüküm fıkrasında TCK"nın 52/4. maddesi gereğince ihtarat yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 21.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.