1. Hukuk Dairesi 2014/7064 E. , 2016/1037 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ -YIKIM-ECRİMİSİL
Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 02.02.2016 Salı günü saat 9.40 ta daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Davacı, 8876 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, komşu 8875 sayılı parsel maliki davalının ruhsatsız iki katlı taşkın inşaat yaparak taşınmazının bir kısmına tecavüz ettiğini, yaptığı başvuruların sonuçsuz kaldığını ileri sürüp elatmanın önlenmesini, tecavüzlü kısmın yıkılması ile yıkım masraflarının davalıdan tahsili ve komşu sınırın tespiti ile 2.400,00 TL ecrimisilin davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı, maliki olduğu 8875 parsel sayılı taşınmaza 1997 yılında 2 katlı bina yaptığını, dava konusu taşınmazın önceki malikinin aleyhine açtığı elatmanın önlenmesi ve yıkım davası sonunda işgal edilen kısımdan 1.000 TL karşılığında herhangi bir hak ve talepte bulunmayacağını noterde düzenlenen belge ile taahhüt ettiğini, davacının bu durumu bilerek taşınmazı satın aldığını, ecrimisil koşullarının oluşmadığını bildirip davanın reddini savunmuş, yargılama sırasında temliken tescil istemiştir.
Mahkemece, davalının kayden davacıya ait taşınmaza taşkın inşaat yapmak suretiyle elattığının sabit olduğu gerekçesiyle elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bilindiği üzere, arzın mütemmim cüz"ü (bütünleyici parçası) olan muhtesatların, zeminin mülkiyetine tabi olmaları nedeniyle (Türk Medeni Kanunun 684.md.) yıkım istekli davalarda, davanın taşınmazın malikine yöneltilmesi zorunludur.
Eldeki davada, taşkın binanın ana nüvesinin yer aldığı 8875 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payı davalı adına, kalan 1/2 payı ise dava dışı... adına kayıtlı olup, bu kişi davada yer almamıştır. Mahkemece yıkıma karar verildiğinden kayıt maliki olan İbrahim Sirkecioğlu"nun hukukunun olumsuz yönde etkileneceği kuşkusuzdur.
O hâlde, öncelikle yıkımı istenen binanın ana nüvesinin yer aldığı 8875 parsel sayılı taşınmazın dava dışı paydaşının ya da tüm mirasçılarının davada yer almasının sağlanması, bu usûli eksiklik giderildikten sonra işin esası bakımından karar verilmesi gerekirken, eksik taraf huzuru ile yıkıma karar verilmiş olması doğru değildir.
Davalının bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 02.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.