Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/12522 Esas 2016/394 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/12522
Karar No: 2016/394
Karar Tarihi: 14.01.2016

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/12522 Esas 2016/394 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/12522 E.  ,  2016/394 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davada ... Asliye Ticaret,... Asliye Hukuk ve... Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, gayrimenkul satış sözleşmesi gereğince davalıların yerine getirmesi gereken yükümlülükleri yerine getirmemesi ve taşınmazların satışının gerçekleşmemesi nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir.
    Ticaret Mahkemesince, davalı taraf tacir olmayıp, sadece davacı tarafın tacir olması, uyuşmazlığı ticari bir iş saysa dahi, ticari bir dava niteliğine getirmeyeceği, uyuşmazlığın TTK"nın 4. maddesinde sayılan uyuşmazlıklar arasında yer almadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
    Asliye Hukuk Mahkemesi ise, taraflar arasındaki uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığından davaya bakmaya tüketici mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.
    Tüketici Mahkemesi tarafından ise, tüketici sözleşmelerinde taraflardan birinin tüketici karşı tarafın satıcı sağlayıcı olmasının dışında tüketicinin bu sözleşmeyi gelir elde etme nihai amacı ile yapmaması gerektiğinden davacı ve davalının ticari olarak gelir elde etmek amacıyla sözleşme yaptığı gerekçesiyle uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
    6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.
    6502 sayılı Kanunun 73. maddesi bu Kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
    Bir hukukî işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukukî işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.
    Somut olayda; taraflar arasında dava konusu taşınmazların satımı konusunda sözleşme düzenlendiği, davalıların yerine getirmesi gereken yükümlülükleri yerine getirmemesi ve taşınmazların satışının gerçekleşmemesi nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın davalılardan tazmini talep edilmektedir. Dava konusu taşınmazların satışının ticari ve mesleki faaliyet için yapıldığı anlaşılmış olup uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kalmadığı görülmektedir. Davalılar tacir olmadığından TTK"nın 4/1. maddesi uyarınca her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olmayan eş söyleyişle ticari dava niteliğinde bulunmayan uyuşmazlığın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince... Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 14/01/2016 tarihinde oy birliği ile karar verilmiştir.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.