19. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/14007 Karar No: 2015/14874 Karar Tarihi: 16.11.2015
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/14007 Esas 2015/14874 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava şirket ile müvekkili arasında imzalanan bayilik sözleşmesine dayanmaktadır. Müvekkil, belirli miktarda akaryakıt ürünü almayı taahhüt etmiş ve taşınmazını teminat olarak göstermiş, bu taşınmaza ipotek tesis edilmiştir. Ancak davalı taahhüt edilen akaryakıt ürünlerini teslim etmediği için sözleşme haklı olarak feshedilmiştir. Davacılar tarafından davalıya borçlu olunmadığına ve taşınmazdaki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi talep edilmiştir. Mahkeme, HMK’nın 114/1-c maddesi gereğince dava dilekçesinin yetki yönünden reddedilmesine karar vermiştir. Ancak, bu kararın menfi tespit talebi yönünden hukuki dinlenilme hakkının ihlaline neden olduğu, çünkü kesin olmayan yetki hallerinde mahkemenin yetki konusunda re’sen inceleme yapması gerektiği için menfi tespit talebi yönünden de usulden red kararı verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda, HMK’nın 114/1-ç ve 115/1 maddelerine atıfta bulunulmuştur.
19. Hukuk Dairesi 2015/14007 E. , 2015/14874 K. "İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava dilekçesinin yetki yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -
Davacılar vekili, müvekkili ile dava şirket arasında bayilik sözleşmesi imzalandığını, müvekkili şirketin bayii olarak belli miktarda akaryakıt ürününü bir yıl içinde davalıdan almayı taahhüt ettiğini, sözleşme gereği müvekkilinin Kayseri ili, T.........parselde bulunan taşınmazını teminat olarak gösterdiğini ve 150.000 TL.miktarlı davalı şirket lehine ipotek tesis edildiğini, davalının taahhüt edilen akaryakıt ürünlerini müvekkili firmaya teslim etmediğini, müvekkilinin sözleşmeyi haklı olarak feshettiğini ileri sürerek, müvekkillerinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, ipoteğin kaldırılmasının taşınmazın aynına ilişkin bir hak olduğu, kesin yetki niteliğindeki HMK.nın 12.maddesi gereğince dava dilekçesinin yetki yönünden HMK.nın 114/1-c maddesi gereğince usulden reddi gerektiği gerekçeleri ile, dava dilekçesinin reddine, talep halinde dosyanın görevli ve yetkili Tomarza Asliye Hukuk Mahkemesi"ne gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK.nın 114/1-ç maddesi uyarınca “Yetkinin kesin olduğu hallerde mahkemenin yetkili bulunması” dava şartları arasında sayılmıştır. HMK.nın madde 115/1.hükmü gereğince mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Hal böyle olunca, mahkemenin dava dilekçesi üzerine dava şartları arasında sayılan kesin yetki hususunu inceleyip usulden red kararı vermesi usul ekonomisine de uygun ise de, dava dilekçesinde ipoteğin fekki talebi ile birlikte menfi tespit istemi de bulunmaktadır. Menfi tespit istemi yönünden kesin yetki hali söz konusu olmadığından ve kesin olmayan yetki hallerinde mahkemenin yetki konusunda re’sen inceleme yapması aynı Kanunun 19 ve 117.maddelerine aykırılık oluşturduğundan, menfi tespit talebi yönünden de bu aşamada usulden red kararı verilmesi hukuki dinlenilme hakkının (HMK.nın m.27) ihlali sonucunu doğurduğundan, hükmün bu yönden bozulması gerekmiştir. Kabule göre de, hükmün gerekçesinde kesin yetkiden bahsedilerek usulden ret kararı verilmesi gerektiğinden söz edildiği halde hüküm fıkrasında “dava dilekçesinin görev yönünden reddine”şeklinde karar verilmiş olması da gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki oluşturduğundan usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.