Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/1794 Esas 2016/1311 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1794
Karar No: 2016/1311
Karar Tarihi: 15.02.2016

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/1794 Esas 2016/1311 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/1794 E.  ,  2016/1311 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KADASTRO

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

    Kadastro sırasında .... Köyü çalışma alanında bulunan 164 ada 20, 21, 22, 23 ve 24 parsel sayılı sırasıyla 349.70, 363.89, 209.60, 1.482.62 ve 3.356,75 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar malikleri tespit edilemediğinden Kadastro Kanunu"nun 18. maddesi gereğince ... adına tespit edilmiştir. Davacı ... ve ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli 164 ada 20, 21, 22, 23 ve 24 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, kesin süre içerisinde keşif giderlerinin yatırılmadığı ve davanın ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de; yapılan değerlendirme usul ve yasa hükümlerine uygun bulunmamaktadır. Keşif giderlerinin yatırılmasını sağlamak amacı ile verilen kesin süre davacıların hazır bulunmadığı duruşmada verilmiş olup; kesin süre ihtaratını içeren muhtıra davacılar yerine "aynı çatı altında oturduğu" belirtilmek sureti ile davacıların yeğeni .... adına yapılmıştır. Temyiz incelemesi sırasında geri çevirme kararı ile yapılan kolluk araştırmasında kesin süre verilmesine ilişkin muhtıranın tebliği tarihinde tebliğ evrakını alan ...."ın davacılar ile aynı konutta oturmadığı anlaşılmıştır. Hal böyle olunca, mahkemece işin esasına girilerek tarafların gösterecekleri deliller toplanıp değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken kesin süreye ilişkin muhtıranın davacıya usulsüz olarak tebliğ edildiği gözetilmeksizin kesin süreye uyulmaması gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Davacının temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 15.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.