17. Ceza Dairesi Esas No: 2018/4440 Karar No: 2018/13301 Karar Tarihi: 25.10.2018
Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2018/4440 Esas 2018/13301 Karar Sayılı İlamı
17. Ceza Dairesi 2018/4440 E. , 2018/13301 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Suça sürüklenen çocuk ..."in bilinen en son adresinin aynı zamanda MERNİS adresi olduğu, yokluğunda verilen gerekçeli kararın suça sürüklenen çocuk adına MERNİS adresine tebliğe çıkartıldığı ve tebliğ imkansızlığı nedeniyle muhtara tebliğ edildiği görülmüş olup, 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 21/1 ve Tebligat Kanunun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 30 ve 31. maddelerine göre sanığın MERNİS adresinde oturup oturmadığı veya MERNİS adresinden sürekli olarak ayrılıp ayrılmadığı tespit edilmeden doğrudan aynı Kanun"un 21/2. maddesine göre işlem yapılarak tebliğ evrakının muhtara teslim edilmesi nedenleriyle tebligatın usulsüz olduğu ve suça sürüklenen çocuk ...’in kararı süresinde temyiz ettiği anlaşılmakla yapılan incelemede; Suça sürüklenen çocuk ... hakkında tebliğnamede zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmesi gerektiği görüşü bulunmakta ise de, suça sürüklenen çocuk için; mahkemenin 28.12.2006 tarihinde işlenen suç için 05.11.2009 tarihinde 5271 sayılı CMK"nın 231/6-son cümlesi hükmü uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdiği ve bu kararın 27.11.2009 tarihinde kesinleştiği, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleşmesinden itibaren ve denetim süresi içinde 06.06.2012 tarihinde işlenen kasıtlı suçtan dolayı verilen ve 12.03.2015 tarihinde kesinleşen mahkumiyet hükmü nedeniyle 14.07.2015 tarihinde hükmün açıklandığı; böylelikle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 24.11.2009 ila deneme süresi içinde ikinci suçu işlediği 06.06.2012 tarihleri arasında dava zamanaşımının durduğu ve suç tarihi itibarıyla suça sürüklenen çocuğun 12-15 yaş aralığında olduğu, TCK"nın 142/2-b maddesinin işlenmesi halinde aynı Yasa"nın 66/3. maddesi yollamasıyla 66/1-d, 66/2, 67/4. maddeleri gereğince asli zamanaşımı süresinin 7 yıl 6 ay, kesintili zamanaşımı süresinin ise suç tarihinden itibaren 10 yıl 15 ay olması gerektiği, bu durumda suça sürüklenen çocuk hakkında zamanaşımı süresinin henüz dolmadığı anlaşılmakla; zamanaşımı nedeniyle bozma isteyen tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir. Suç tarihinde 12-15 yaş aralığında bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında, yaş küçüklüğü nedeniyle indirim oranı 1/2 olarak belirlenerek uygulandığı halde uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK"nın 31/2 yerine 31/3. maddesi olarak yazılması, mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak kabul edilmiştir. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, suça sürüklenen çocuk ...’in temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye aykırı olarak ONANMASINA, 25.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.