Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2013/14715 Esas 2014/1203 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/14715
Karar No: 2014/1203
Karar Tarihi: 03.02.2014

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2013/14715 Esas 2014/1203 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mersin 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülen davada, davacı vasi atanması için başvuruda bulunmuş, mahkeme yasal danışman atanmasına karar vermiştir. Ancak, davacı aynı zamanda anneannesinin akıl hastalığı yanında mal varlığını kötü yönettiği gerekçesiyle vasi tayini istemiştir. Mahkeme bu konuda yeterli araştırma yapmamış ve kısıtlama talebini reddetmiştir. Yargıtay ise kararın yanlış olduğunu belirterek hükmün bozulmasına karar vermiştir.
Kanun maddeleri ise şöyle açıklanabilir:
- Türk Medeni Kanunu'nun 406. maddesi, bir kişinin mal varlığını kötü yönetmesi halinde vasi atanmasına olanak tanır.
- 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi, bir hüküm bozulduğunda ne yapılması gerektiğini belirtir.
- 6217 sayılı Kanun, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na bir geçici madde ekler. Bu madde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na atıfta bulunarak bazı hükümlerin uygulanmasıyla ilgilidir.
18. Hukuk Dairesi         2013/14715 E.  ,  2014/1203 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Mersin 1. Sulh Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 27/02/2013
    NUMARASI : 2012/758-2013/232

    Dava dilekçesinde, vasi atanması istenilmiştir. Mahkemece yasal danışman atanmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Ancak;
    Davacı dava dilekçesinde, anneannesi M.. Ç.."in akıl hastalığı yanında Türk Medeni Kanununun 406. maddesi gereğince mal varlığını kötü yönetme sebebiyle de vasi tayini istemiştir. Kararda malvarlığını kötü yönetme iddiası yönünden herhangi bir araştırma ve değerlendirme yapılmamıştır. Vesayete ilişkin hükümlerin kamu düzenine ilişkin bulunması nedeniyle mahkemece, kendiliğinden bu yönde de araştırma ve inceleme yapılması, taraflara bu konudaki delillerinin sorulması, gösterdikleri takdirde tüm delilleri toplanıp değerlendirmesi yapılarak sonucuna göre bir karar vermek gerekirken, yetersiz araştırma ve eksik inceleme ile kısıtlama talebinin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla, yukarıda açıklanan nedenler göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi yerinde bulunmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulüne, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı 6217 sayılı Kanunla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa eklenen Geçici 3. maddesindeki atıf nedeniyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 428. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, 03.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.