Hırsızlık - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2014/25157 Esas 2015/2818 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/25157
Karar No: 2015/2818
Karar Tarihi: 17.02.2015

Hırsızlık - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2014/25157 Esas 2015/2818 Karar Sayılı İlamı

2. Ceza Dairesi         2014/25157 E.  ,  2015/2818 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 6 - 2013/355347
    MAHKEMESİ : Eskişehir 2. Çocuk Mahkemesi
    TARİHİ : 24/09/2013
    NUMARASI : 2013/366 (E) ve 2013/98 (K)
    SUÇ : Hırsızlık

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Doysya içerisinde bulunan ve UYAP"tan alınan nüfus kayıt örneğine göre, 20/08/1994 doğumlu olan suça sürüklenen çocuğun, suç tarihi olan 14/04/2009 tarihinde 15 yaşını doldurmadığı ve suç tarihinde 12-15 yaş grubunda olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
    Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
    1-Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda olan suça sürüklenen çocuk hakkında ceza tayin olunurken, 5237 sayılı TCK"nın 31/2. maddesi uyarınca 1/2 oranında indirim yapılması gerektiği gözetilmeden, aynı Kanun"un 31/3 maddesi uyarınca 1/3 oranında indirim yapılmak suretiyle fazla cezaya hükmedilmesi,
    2-Suç tarihi itibariyle 12-15 yaş grubunda olan suça sürüklenen çocuğun 5237 sayılı TCK"nın 31/2. maddesi uyarınca, işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayıp algılamadığı veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişip gelişmediği hususunda uzman hekim raporu alınması gerektiği gözetilmeyerek, yazılı şekilde hüküm kurulması,
    3-Suç tarihi itibariyle 12-15 yaş grubunda olan suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan mahkumiyet hükmü kurulurken, Çocuk Koruma Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20/1-7. maddesi ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunun 35. maddesi uyarınca; fiil işlendiği sırada 12-15 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocukların işledikleri fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, sosyal yönden inceleme yaptırılmasının gerekli olduğu, mahkemece sosyal inceleme raporuna gerek görülmediği taktirde ise gerekçesinin kararda gösterilmesinin zorunlu olduğu gözetilmeden eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,

    4-Kolluk görevlilerince tutulan 14/04/2009 tarihli tutanakta, kolluğun olay gecesi devriye görevini ifa ederken görevlileri görerek kaçmaya çalışan suça sürüklenen çocukları yakaladıkları, yapmış oldukları araştırmada bindikleri bisikletin müştekinin ikamet ettiği apartman boşluğundan çaldıklarının anlaşıldığının belirtildiği ancak suça sürüklenen çocuğun soruşturma aşamasında alınan savunmasında, yolda yürürken polislerin kendilerini durdurarak bisikleti aldıklarını, kendilerinin de polis memurlarına samimi olarak hırsızlık yaptıklarını söylediği, yine müştekinin soruşturma aşamasında alınan savunmasında olay gecesi polislerin evine gelerek yakaladıkları suça konu bisikletin kendilerine ait olup olmadığını sormaları üzerine bisikletin oğluna ait bisiklet olduğunu teşhis ettiğini, polislerin kendisine iki şahsı bisiklet ile kaçarken yakaladıklarını ve bisikleti kendi oturmuş olduğu apartman içerisinden aldıklarını ikrar ettiklerini bildirdiğini belirttiği, dosya kapsamından suça konu bisikletin henüz müracaatı olmayan müştekiye iade edildiğinin anlaşması karşısında, 14/04/2009 tarihli tutanak düzenleyicileri dinlenerek suça sürüklenen çocuğun suça konu bisikleti çaldığı yeri gösterip göstermediği, bisikletin sahibi müştekiye şekilde ulaşıldığı kesin olarak belirlenip sonucuna göre suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK"nın 168. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 17/02/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.