17. Hukuk Dairesi 2014/16425 E. , 2017/711 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalının trafik sigortacısı olduğu aracın yaptığı tek taraflı kazada, araçta yolcu olarak bulunan davacılar murisinin öldüğünü, ceza yargılamasında davalının sigortaladığı araç sürücüsünün tam kusurlu bulunduğunu ve davacılar murisinin müterafik kusuru olmadığını, davacıların ölenin desteğinden yoksun kaldıklarını belirterek, belirsiz alacak davası olarak açtıkları davada, sonradan artırılmak üzere şimdilik, davacı ... için 1.000,00 TL. ve diğer davacılardan her biri için 500,00 TL. destekten yoksun kalma tazminatının, 30.03.2009 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 02.05.2014 tarihli artırım dilekçesiyle, toplam taleplerini 134.754,98 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, poliçe limitiyle sınırlı olarak ve sigortalılarının kusuru oranında zarardan sorumlu olduklarını, tüm belgelerle yapılmış başvuru olmadığından davadan önce temerrütlerinin sözkonusu olmadığını, hatır taşıması ve müterafik kusur nedeniyle tazminatta indirim yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile davacı ... için 106.154,54 TL, Eray için 4.035,86 TL, Esra için 24.564,58 TL. olmak üzere toplam 134.754,98 TL"nin, 08.04.2009 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle, ölenin yakınlarının 6098 sayılı TBK"nun 53. maddesi (818 sayılı BK"nun 45. md.) gereği, destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Davalı taraf, tüm yargılama boyunca davacılar murisinin, sigortalı araçta hatır için taşındığı savunmasında bulunarak bu sebeple tazminatta indirim yapılmasını talep etmiştir. Mahkemenin ise, davalının bu savunması ile ilgili olarak herhangi bir değerlendirme yapmaksızın, bilirkişi raporuyla saptanan miktar üzerinden tazminata hükmettiği görülmektedir.
Kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun "tazminatın tayini" başlıklı 43. maddesinde (6098 sayılı TBK"nun 51. md.); hakimin, tazminatın kapsamını, durumun gereğine ve özellikle kusurun ağırlığına göre belirleyeceği belirtilmiş; "tazminatın tenkisi" başlıklı 44. maddesinde (TBK"nun 52. md.) ise; zarar gören taraf, zarara razı olduğu veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olduğu yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırdığı takdirde hakimin, tazminatı indirebileceği veya tamamen kaldırabileceği açıklanmıştır.
Somut olayda; ceza dosyasında alınan beyanlardan, davacılar murisinin davalının trafik sigortasını yaptığı traktöre, sürücünün de teklifi üzerine, köy içerisinde camiye gitmek amacıyla bindiği, davalının sigortaladığı araç sürücüsü ile davacılar murisinin aynı köylü oldukları ve murisin kendi isteği üzerine hatır için taşındığı anlaşılmaktadır. Bu durum karşısında, tazminattan hatır taşıması nedeniyle indirim yapılıp yapılmayacağının değerlendirilmesi, indirim yapıldığı ya da yapılmadığı takdirde bunun gerekçelendirilmesi gerekirken, davalı tarafın hatır taşıması savunması konusunda hiçbir değerlendirme yapılmayışı doğru görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 30.1.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.