16. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/10554 Karar No: 2017/4837 Karar Tarihi: ...06.2017
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/10554 Esas 2017/4837 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2015/10554 E. , 2017/4837 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "dava konusu taşınmazların tarafların murislerden intikalen geldiğinin sabit olduğu belirtilerek, taşınmazların bağış, taksim ya da pay satışına konu edilip edilmediğinin belirlenmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına yularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile çekişmeli taşınmazların 118 payın davacı, 718 payın davalı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece; davalı parsellerin tamamının tarafların murisi ... ... kaldığı, ... ölümünden sonra taksim yapılmadığı, ... mirasçılarından köyde kalan kimse olmadığından taşınmazların kullanılmadığı, davalı ..."ın beyanlarında belirttiği annesine bakma karşılığı yerlerin kendisine verildiğine ilişkin iddiasının mahalli bilirkişi ve tutanak mümzilerince bilinmediği gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; tüm senet tanıkları, senette imzası olan muhtar ve azalar Mahkemece dinlenilmemiş, tek kişilik mahalli bilirkişi beyanı ile yetinilmiştir. Ayrıca; ........2014 tarihli celsede tarafların kardeşi olan .... ... annelerine bakım karşılığında köydeki tüm yerleri davalıya devrettiklerini ve bu devir sırasında davacının da hazır bulunduğunu ve davacının da kendisine düşen hisseyi davalıya devrettiğini, yine tarafların kardeşi tanık ... ....; her ne kadar davacının davalıya hissesini devredip devretmediğini bilmemesine rağmen annelerine bakım karşılığında köydeki tüm yerlere ait hisselerini davalıya devrettiklerini ve bu toplantıda davacının da hazır bulunduğunu, keşifte dinlenen mahalli bilirkişi taşınmazların tamamının tarafların müşterek murislerinden intikal ettiğini, taksim ve davalının tutunduğu senet hakkında bilgisi bulunmadığını, keşifte dinlenen tespit bilirkişisi benzer nitelikteki beyanlarla birlikte davalının ölünceye kadar tarafların annelerine baktığını beyan etmesine karşın, davacının murisinden gelen hisseleri davalıya devredip devretmediği kesin olarak belirlenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca doğru sonuca varılabilmesi için; mahalinde, davalının tutunduğu senette imzası bulunan muhtar, aza ve senet tanıkları ile davada yararı bulunmayan, tarafsız ve elverdiğince yaşlı kişiler arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, tespit bilirkişilerinin tümü, taraf tanıkları ve uzman fen bilirkişisinin katılımı ile mahallinde yeniden keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte, taşınmazların ne zamandan beri, hangi hukuksal nedene dayalı olarak kim tarafından kullanıldığı ve davalı tarafın tutunduğu senet de uygulanmak sureti ile davacının hissesini davalıya devredip devretmediği hususunda yerel bilirkişiler ile tanıklardan ayrıntılı ve olaylara dayalı bilgi alınmalı; fen bilirkişisine keşfi izlemeye elverişli rapor düzenlettirilmeli; bundan sonra toplanmış tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, yukarıda açıklandığı şekilde araştırma ve inceleme yapılmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, davalının temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, ....06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.