16. Hukuk Dairesi 2015/10334 E. , 2017/4907 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... Köyü 164 ada ... parsel sayılı 160,26 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın batı sınırında yol bulunduğu iddiasıyla Sulh Hukuk Mahkemesinde davaya konu olduğundan bahisle malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Davacı ... tarafından davalı ... aleyhine Sulh Hukuk Mahkemesinde açılan elatmanın önlenmesi davası, davaya konu olan taşınmaz hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde usule ilişkin bozma ilamına uyulmak suretiyle yapılan yargılama sonunda çekişme konusu 164 ada ... parsel sayılı taşınmazın batı sınırının kadastro tutanağının aslına ekli krokide kesik çizgiler ile gösterilen sınır olduğu kabul edilmek suretiyle 160,26 metrekare yüzölçümü ile davalı ... adına, fen bilirkişileri tarafından hazırlanan rapor ve krokide (B) harfiyle gösterilen 196,75 metrekare yüzölçümlü yol niteliğindeki taşınmaz ile (A) harfiyle gösterilen ...,87 metrekare yüzölçümündeki bölümün davalı ... adına, tapuya tesciline, karar verilmiş; hüküm, davalı ... temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişme konusu 164 ada ... parsel sayılı taşınmazın (A) ve (B) harfiyle gösterilen bölümleri dışında kalan bölümün davalı ... adına, tapuya tesciline, karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak mahkemece, hükme esas alınan fen bilirkişiler tarafından hazırlanan rapor ve krokide (A) ve (B) harfleriyle gösterilen bölümlerin niteliği belirlenmeden, yerel bilirkişi ve bir kısım tanıkların ifadelerinde bu bölümlerin bazı kişiler tarafından evlerine, harman yerlerine, veya ahırlarına geçiş için kullanıldığını, ifade etmelerine rağmen bu hususun hüküm yerinde tartışılmadan karar verilmesi isabetsizdir. Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşmak için; taşınmaz bölümleri başında yeniden yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ile fen, ziraat ve fotoğrafçı bilirkişi marifetiyle yeniden keşif yapılmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan temyize konu taşınmaz bölümleri üzerinde ekonomik amaca uygun zilyetlik olup olmadığı, varsa kimden kime nasıl geçtiği, zilyetliğin sürdürülüş şekli, taşınmaz bölümlerinin geçiş yeri olarak şahıslar tarafından da kullanılıp kullanılmadığı hususları sorularak araştırılmalı, taşınmaz bölümlerinin geçiş için kullanılmasının özel yol mu, yoksa genel yol mu olduğu saptanmalı, fen bilirkişisine keşfi izlemeye elverişli rapor ve harita düzenlettirilmeli, ziraatçi bilirkişiden taşınmaz bölümlerinin niteliği, bu bölümler üzerindeki zilyetliğin şekli, sürdürülüş biçimi ve kullanım durumunu kesin olarak belirleyen rapor alınmalı, HMK"nın 290/.... maddesi uyarınca birlikte keşfe götürülecek bir fotoğrafçı aracılığıyla taşınmaz bölümleri ve çevresinin yakın plan ve panoramik fotoğrafları çektirilip mahkemece onaylandıktan sonra dosya arasına konulmalı, bundan sonra tüm deliller değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, ....06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.