Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/2878 Esas 2020/4215 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2878
Karar No: 2020/4215
Karar Tarihi: 10.12.2020

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/2878 Esas 2020/4215 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı tarafın takiplerinin usulsüz şekilde kesinleştirildiği gerekçesiyle sıra cetvelinin iptali talep edilmiş, ancak ilk derece mahkemesi davalıların alacaklarını kanıtlayan kesin hükmü içeren ilam ibraz edemedikleri gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiş, daha sonra ise Bölge Adliye Mahkemesi davalının alacağının varlığı ile miktarını usulüne uygun delillerle ispatlaması gerektiğini, takibin inşaat sözleşmesine dayandığı ancak derdest dava dosyası dışında delil ileri sürülmediği belirterek ilk derece mahkemesi kararını esastan reddetmiştir. Temyiz başvurusu da reddedilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanması kararlaştırılmıştır.
Kanun maddeleri: Kanun maddelerine ilişkin bilgi verilmemiştir.
23. Hukuk Dairesi         2017/2878 E.  ,  2020/4215 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... 14. Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, ... 12. İcra Müdürlüğünün 2014/5040 Esas sayılı takip dosyasında tanzim edilen sıra cetvelinde ipotek alacaklısından sonra 2. ve 3. sırada yer alan davalıların takiplerinin usulsüz şekilde kesinleştirildiklerini, davalı ... takibinin mükerrer şekilde oluşturulduğunu ve alacağının muvazaalı olduğunu, davalı ... alacağının da gerçek olmayıp muvazaalı alacaklardan olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili, takiplerine dayanak alacaklarının gerçek bir alacak olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... vekili, davalının, dava dışı borçlu şirket ile akdedilen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi nedeniyle, borçlunun üzerine düşen edimleri yerine getirmemesinden dolayı alacaklı olduğunu, takiplerinin ve alacaklarının gerçek bir hukuki ilişkiden kaynaklandığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince, tarafların haciz tarihlerinin aynı olması nedeniyle dava konusu 3 takip dosyası ile vergi dairesi haczi arasında garameten paylaşım gerektiği, muvazaa hakkında ispat yükünün davalılarda olduğu ve davalıların alacaklarını kanıtlayan kesin hükmü içeren ilam ibraz edemedikleri gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiş, davalı ... vekilinin istinaf başvurusu, ... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesince, davalının alacağının varlığı ile miktarını usulüne uygun delillerle ispatlaması gerektiği, takibinin henüz derdest olan bir davada yargılama konusu inşaat sözleşmesine dayandığı ve derdest dava dosyası dışında delil ileri sürmediği belirtilerek, esastan reddedilmiştir.
    Kararı, davalı ... vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin tüm temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi kararına ilişkin davalı ... vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğininde ... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 10.12.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.