Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/7106 Esas 2016/2116 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/7106
Karar No: 2016/2116
Karar Tarihi: 29.02.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/7106 Esas 2016/2116 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2015/7106 E.  ,  2016/2116 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 28/10/2014 tarih ve 2014/40-2014/200 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili; müvekkilinin “...” ve “...” ibareli tescilli markalarının olduğunu, davalının ise müvekkilinin uzun yıllardır nizasız fasılasız suretle kullanarak ayırt edici nitelik kazandırdığı “...” ibareli tanınmış markalarının aynısı ve/veya ayırt edilemeyecek kadar benzeri olan “...+Şekil” ibaresini 2012/110540 numara ile tescil ettirdiğini ileri sürerek davalı adına tescilli 2012/110540 sayılı “...+Şekil” ibareli markasının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; müvekkilinin kullandığı marka ile davacının markalarının farklı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; taraf markalarının asli unsurunun “...” ibaresi olduğu, davacı tarafın daha önceki tescillerinde kullandığı şekil dikkate alındığında davalının kullandığı şeklin markaya herhangi bir ayırt edicilik katmadığı, taraf markalarının aynı sınıflarda aynı mal ve hizmetlerde tescilli olduğu, ortalama tüketici nezdinde markaların aynı işletmeye ait olduğu intibahını verdiği gerekçesiyle davalı adına tescilli “Hacı Köşkeroğlu” markasının tüm sınıflar yönünden hükümsüzlüğüne, karar verilmiştir.
    Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, mahkemece, temyiz isteminin, yasal süresinde yapılmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
    Temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1- Mahkemece, gerekçeli kararın tebliğine ilişkin davalı vekiline çıkarılan tebligat evrakında “Tebliğ adresinde daimi çalışan ... imzasına teslim edilmiştir.” ibaresi mevcuttur. Ancak davalı vekili yanında bu isimde bir kişinin çalışmadığını, tebligatın usulsüz olduğunu ileri sürmüş ve SGK kayıtlarını dosyaya ibraz etmiştir. Bu durumda, gerekçeli karar tebliğinin davalı vekilinin daimi çalışanına yapılmadığı ve tebliğ evrakında vekilin neden bulunamadığına dair bir belirleme olmadığı için yapılan tebligatın Tebligat Kanunu"nun 17. ve 20. maddelerine aykırı olduğu anlaşıldığından, mahkemenin 23.03.2015 tarihli davalı vekilinin temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararının kaldırılarak esasa yönelik temyiz incelemesine geçilmesine karar vermek gerekmiştir.
    2- Davalı vekilinin asıl karara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, mahkemece tesis edilen temyiz isteminin reddine dair ek kararın kaldırılmasına, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle kararın ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 29/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.