Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-13.03.2012 tarihli ilk celse “tahliye olduğunda çalmış olduğu zeytinyağının bedelini ödeyeceğini” söyleyen ve bir sonraki celse tahliyesine karar verilen sanığa zarar giderimi hususunda süre verilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Suçun geceden sayılan zaman diliminde işlenmiş olması nedeniyle konut dokunulmazlığını ihlal suçundan yapılan uygulamada TCK"nın 116/4. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, 3-Hırsızlık suçundan 1 yıl 11 ay 10 gün hapis cezasına hükmedilmesine karşın 1 yıl 8 ay denetim süresi belirlenmesi suretiyle TCK"nın 51/3. maddesine aykırı davranılması, 4-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde sanığa yüklenen konut dokunulmazlığını ihlal suçunun zarar oluşumuna elverişli bulunmadığı ve adli sicil kaydına göre sabıkasız olduğu anlaşılan sanık hakkında 5271 sayılı CMK"nın 231.maddesinin 6.fıkrasının (b) bendinde belirtilen "sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması" koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, "zararı gidermemesi" biçimindeki yetersiz gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
5-Konut dokunulmazlığını ihlal suçundan verilen 10 ay hapis cezasının kısa süreli olduğu gözetilmeden, “cezanın süresi dikkate alınarak kanunen imkan bulunmadığı” biçimindeki yetersiz gerekçe ile TCK"nın 50. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 25.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.