10. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3563 Karar No: 2017/1008 Karar Tarihi: 14.02.2017
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/3563 Esas 2017/1008 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2016/3563 E. , 2017/1008 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, 506 sayılı Yasanın ek 39. maddesi gözetilerek yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin ve ödenmeyen aylıkların yasal faizi ile birlikte ödenmesi gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Mahkemelerce verilen hükümlerin Hukuk Muhakemeleri Yasası"nın 294 ve 297. maddelerinde tanımlanan unsurları taşıması ve “…taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi…” yönündeki hükümlerinin kararın yazımında dikkate alınması gerekli olup; Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de, bağlanacak aylıkların hak kazanıldığı tarihten itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte denilerek, faiz başlangıcının hangi tarih olduğu açıkça belirtilmeden, infazda tereddüt oluşturacak şekilde, hüküm kurulması isabetsizdir. 5510 sayılı Yasa’nın 42. maddesinin “Kurum, sigortalıya veya hak sahiplerine bağlanacak gelir, aylık veya toptan ödemeleri, gerekli belgelerin ve incelemelerin tamamlandığı tarihten itibaren en geç üç ay içinde hesap ve tespit ederek sonuçlarını yazı ile bildirir.” hükmü uyarınca, Kurum"un, yaşlılık aylığı tahsis tarihini takip eden 3 aylık sürenin sonundan itibaren faiz alacağı ile sorumlu tutulacağı nazara alındığında, mahkemece faiz başlangıcı açıkça gösterilmeden, infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm kurulması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. ./..
Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ : Hükmün ilk fıkrasının sonunda yer alan “davacıya yaşlılık aylıklarının hak kazandığı tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte ödenmesi gerektiğinin tespitine,” ibaresinin silinerek ”Biriken aylıkların 01.12.2015 tarihi başlangıç kabul edilerek, her bir aylık için aylığa hak kazanılan tarihten itibaren yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesi gerektiğinin tespitine” cümlesinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.