1. Ceza Dairesi 2013/5203 E. , 2014/898 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : 1 - 2013/36032
MAHKEMESİ : İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ VE NO : 30/10/2012, 2012/141 (E) ve 2012/335 (K)
SUÇ : Kasten öldürme, suç delillerini yok etme
TÜRK MİLLETİ ADINA
1- Sanık Ferhat hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan açılan davayla ilgili hüküm kurulmamış ise de, bu hususta dava zamanaşımı süresi içerisinde karar verilmesi mümkün görülmüştür.
2-a-) Katılanların duruşmalı inceleme isteme yetkisi bulunmadığından vekillerinin duruşmalı inceleme isteminin CMUK’nun 318. maddesi uyarınca,
b-) 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan açılan davaya katılma mümkün olmadığıdan katılanlar vekilinin bu suça ilişkin temyiz isteminin CMUK.nun 317. maddesi uyarınca,
Reddine karar verilmiştir.
3-A-) Sanık Ferhat hakkında kasten öldürme suçundan kurulan hüküm yönünden;
Oluşa, dosya kapsamına ve maktülün işyerine ait güvenlik kamerası görüntülerine göre; sanık Ferhat"ın kardeşi olan sanık Murat ile birlikte Menemen"de bar işlettikleri, maktülün ise Bornova"da müzikhol işlettiği, sanık Murat"ın, maktülün yanında çalışan K.. Y.."ün kendi işyerinde çalışmasını istemesi nedeni ile olaydan 2 ay kadar önce maktül ile telefonda birbirlerine hakaret ettikleri, olay gecesi her iki sanığın yanlarında tanıklar S.. D.. ve İ.. Ç.. ile birlikte tanık N.. D.."in arabasıyla Bornova ilçesine geldikleri, Bornova"da Şelale isimli müzikhole gittikleri orayı beğenmeyerek maktülün işlettiği Bornova Müzikhol isimli yere gittikleri, orada sanık Murat"ın, tanık Kerime"nin ablası K.. B.."yi görerek kendisine Kerime"yi sorduğu, aralarında ufak çaplı tartışma olması nedeni ile garsonların grubu dışarı davet ettiği, sanıkların yanlarındaki tanıklar Serdar ve İsmail ile birlikte herhangi bir taşkınlık yapmadan müzikholün dışına çıktıkları ve sanık Ferhat"ın, telefon ile kendilerini arabası ile getiren tanık Necati"yi aradığı sırada maktülün müzikholden dışarı çıkarak sanık Murat"a senin adın Murat mı dediği, sanık Murat"ın korkarak isminin Ahmet olduğunu söylediği, maktülün ise "yanlış anlaşılma olmuş gel seninle yazıhanede konuşalım" diyerek Murat"ı içeri çağırdığı, sanık Murat’ın içeri girmek istememesi ve maktülün ısrar etmesi üzerine, maktülün işyerinde çalışan temyiz dışı sanık N.. G..’nün, sanık Murat"ın karnına bıçak dayayarak "seni gebertirim" demek sureti ile tehdit edip ayrıca hakaret ettiği, aynı anda bir kaç kişinin sanık Murat"ın çevresini sardıkları, durumu gören sanık Ferhat"ın ise belinden çıkardığı tabanca ile havaya 1 el ateş ettiği, bir kişinin sanık Ferhat"ı uzaklaştırıp tabancayı beline sokmasını sağladığı sırada işyerinin içerisine girerek demir balyoz ile dışarı çıkan maktülün, önce işyerinin önünde olan sanık Murat ile tanıklar Serdar ve İsmail"e hamle yaptığı, kaçmaları üzerine bu kez ters istikamette yanlız kalan sanık Ferhat"ın üzerine doğru demir balyoz ile koşmaya başladığı, bunu gören sanık Ferhat"ın, tabancasını tekrar çekip önce maktülün önüne doğru 2 kez ateş etmesine rağmen maktülün balyoz ile kovalamaya devam etmesi nedeni ile sanığın, bu kez maktülün göğüs bölgesine doğru 1 kez daha ateş ettiği, sol meme başı bölgesinden isabet alan maktülün kaldırıldığı hastanede öldüğü olayda;
Maktül tarafından kendisine yapılan balyozlu saldırı üzerine kendisine yönelmiş, gerçekleşen ve tekrarı muhakkak olan haksız bir saldırıyı o anki hal ve şartlara göre, saldırıyla orantılı bir şekilde defetme zorunluluğunda olan sanığın oluşa, maktülün saldırıda bulunduğu sırada aralarındaki mesafeye ve saldırıda kullanılan aracın niteliğine göre saldırıyı defetmek amacıyla eylemde bulunduğu anda maktulün hayati olmayan bölgelerine isabet sağlayarak saldırıyı defetme imkanı var iken göğüs bölgesine doğru ateş etmek sureti ile meşru savunma sınırını kast olmaksızın aştığı anlaşıldığından, TCK.nun 27/1 maddesi delaletiyle 85/1, 62. maddelerine göre cezalandırılması yerine yazılı şekilde delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek, TCK.nun 81, 29, 62 maddelerinden hüküm kurulması,
B-) Sanık Murat hakkında suç delillerini gizleme suçundan kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede;
UYAP İşletim Sisteminin Dairemize verdiği yetkiye dayanılarak, çıkarılıp dosya içine konulan sanığa ait 08.02.2014 tarihli nüfus kaydından sanığın 21.09.2013 tarihinde öldüğü anlaşılmakla, sanık hakkında açılan kamu davasının 5237 sayılı TCK.nun 64. maddesi uyarınca düşmesine karar verilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafıileri, katılanlar vekili ve yerel Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin tebliğnamedeki düşünceye kısmen uygun olarak (BOZULMASINA), bozma nedeni ve tutuklulukta kaldığı süre nazara alınarak sanık F.. B.."in tahliyesine, başka suçtan tutuklu yada hükümlü değil ise derhal salıverilmesi için yazı yazılmasına. 19/02/2014 gününde oybirliği ile karar verildi.
19/02/2014 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık F.. B.. müdafii yokluğunda 20/02/2014 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.