17. Hukuk Dairesi 2016/2240 E. , 2018/6975 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlu... hakkında takip yaptıklarını, takibin semeresiz kaldığını mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazı 22.07.2009 tarihinde davalı ..."e onun da 23.10.2009 tarihinde diğer davalı ..."e devrettiğini belirterek, bu tasarrufların iptalini istemiştir.
Davalı ... vekili, alacaklı ve borçlunun anlaşarak muvazaalı takip yaptıklarını, alacağın gerçek olmadığını aslında borçlunun müvekkilin eşine borçlu olduğunu ve borcuna karşılık dava konusu taşınmazı devrettiğini, daha sonra yine borçlunun ısrarı ile taşınmazın Eser adına bedelsiz olarak devredildiğini belirtelerk haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı ..., satışın gerçek olduğunu rayiç bedelden satın aldığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı borçlu, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, toplanan delillere göre davalı borçlu Metin"in ağır borç yükü altında bulunduğu, borcunu ödeyebilmek için davalı ..."nin eşi ..."ın kredi kartlarını kullanarak nakit akışı sağladığı, borcuna karşılık üzerine kayıtlı dava konusu 18 nolu bağımsız bölümü 22/07/2009 tarihinde 180.000,00 TL ING ... lehine ipotek yükü ile 26.000,00 TL bedelle..."ye devrettiği, davalı ..."nin de aynı taşınmazı ipotek yükü ile beraber 23/10/2009 tarihinde 26.000,00 TL bedelle davalı ..."e devrettiği, davacı alacaklının mali ve ekonomik durum araştırmasına göre ev hanımı olduğu, eşinin iflas ettiği, takip konusu senedin 85.000,00 TL bedelli 15/05/2009 tanzim tarihli 30/09/2010 vade tarihli senet olduğu, davacının kızlık soyadının Hotlar olup 16/07/2012 tarihinde evlenerek Biter soyadını almasına rağmen 15/05/2009 tanzim tarihli takibe konu senetlerin Biter soyadı ile düzenlendiği, bu durumun da geçmişe dönük senet düzenlendiğini gösterdiği, davacı alacaklının davalı borçluyla ticari ilişkisinin bulunmadığı, alacağın muvazaalı alacak olduğunun anlaşıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava alacağın gerçek olmadığından yani ön koşul yokluğundan red edildiğine göre karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2.maddesine göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi de hatalı olmuştur.
Ne var ki,bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK"nin geçiçi 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nin 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddi ile (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 2.bendindeki "12.264,94 TL nisbi" ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine "1.500,00 TL maktu" ibaresinin yazılmasına kararın bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 10/07/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.