16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/3808 Karar No: 2018/4306 Karar Tarihi: 19.11.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3808 Esas 2018/4306 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan yargılandığını ve mahkum olduğunu belirtti. Temyiz başvurusunun reddedilmesi kararı verildi ve yapılan incelemede yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği ifade edildi. Sanığın mahkemesine getirilmeden SEGBİS ile dinlenmesi ve güvenlik gerekçesine dayandırılan bu uygulamanın da CMK’nın 196/4 maddesine aykırılık içermediği tespit edildi. Temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenlerin yerinde görülmediği vurgulandı ve hükmün ONANMASINA karar verildi. Kanun maddeleri ise şu şekilde belirtildi: TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53/1-2-3, 58/9, 63.
16. Ceza Dairesi 2018/3808 E. , 2018/4306 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm :TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62,53/1-2-3, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyetine dair istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, 04.08.2017 tarihli tutanak içeriği de gözetildiğinde, sanığın mahkemesine getirilmeden SEGBİS ile dinlenmesi ve güvenlik gerekçesine dayandırılan bu uygulamaya sanığın da itirazının bulunmaması karşısında, uygulamanın CMK’nın 196/4 maddesine aykırılık içermediği tespit edilerek yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 19.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.