Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1669 Esas 2018/4483 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/1669
Karar No: 2018/4483
Karar Tarihi: 22.11.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1669 Esas 2018/4483 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ceza Dairesi tarafından verilen 2018/1669 E. ve 2018/4483 K. sayılı kararda suç olarak silahlı terör örgütüne üye olma, TCK'nın 314/2, 62/1, 53/1, 58/9, 63. maddeleri ve 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yapılan istinaf başvurusunun esastan reddedildiği belirtilmiştir. Kararda ayrıca, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, iddiaların eksiksiz olarak sergilendiği ve suçun kanunda öngörülen şekilde işlendiği belirtilmiştir. Mahkeme kararında, CMK'nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün onaylandığı söylenmiştir. Kanun maddeleri olarak, TCK'nın 314/2, 62/1, 53/1, 58/9, 63. maddeleri ve 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri kullanılmıştır. Bu maddeler; Silahlı terör örgütüne üye olma suçunu düzenlemektedir.
16. Ceza Dairesi         2018/1669 E.  ,  2018/4483 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 62/1, 53/1, 58/9, 63. maddeleri ve3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yapılan istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler, sanık savunması ve gerekçe içeriğine göre yapılan inceleme sonunda;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 22.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.