Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/503 Esas 2017/6076 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... temsilcisi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında ... ilçesi, ... köyü 128 ada 54 sayılı parsel 72339,39 m² ve 130 ada 23 sayılı parsel 24914,45 m² yüzölçümleri ile mera vasfıyla orta malı olarak; 130 ada 17 sayılı parsel 1770,63 m², 130 ada 19 sayılı parsel 314,26 m², 106 ada 37 sayılı parsel 24.109,90 m² yüzölçümleri ile ham toprak vasfıyla ... adına tesbit edilmişlerdir.
Davacı vekili, 25.03.2014 tarihli dilekçesinde; çekişmeli taşınmazların davacıya ait oldukları iddiasıyla kadastro tespitlerinin iptali ile davacı adına tescillerini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile çekişmeli taşınmazlardan 130 ada 19 sayılı parselin tamamı ve 128 ada 54 sayılı parselin fen bilirkişisinin 04.02.2015 tarihli ek raporunda (K) ile gösterilen 1500,00 m²"lik kısmının tarla vasfıyla davacı adına tescillerine geri kalan kısım ve diğer dava konusu taşınmazların tespit gibi tescillerine karar verilmiş; hüküm davalı ... temsilcisi tarafından 130 ada 19 ve 128 ada 54 sayılı parsellerin ise (K) kısmı yönlerinden temyiz edilmiştir
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde ... kadastrosu yapılmamıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman ... bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazlardan 130 ada 19 ve 128 ada 54 parselin (K) ile bertilen kısımlarının ... sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen davacı yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 30/06/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.