20. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/460 Karar No: 2017/6084 Karar Tarihi: 30.06.2017
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/460 Esas 2017/6084 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2016/460 E. , 2017/6084 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında, ... mahallesi 525 ada 9 parsel sayılı 2.876,85 m² yüzölçümlü taşınmaz, ... bahçesi niteliği ile davalı adına tespit edilmiştir. Davacı ... Yönetimi, 03.03.2008 havale tarihli dilekçesiyle ... mahallesinde 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesine göre yapılan kadastro çalışmaları sırasında, 502 ada 1 sayılı ... parselinin kuzey kısmı ile 503 ada 1 sayılı ... parselinin kuzey ve doğu kısımlarının ... sınırları dışında bırakılmasına rağmen, eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarında ... olarak gözüktüğünü iddia ederek, tespitin iptali ve taşınmazların ... olarak tapuya tescili talebi ile dava açmıştır. Mahkemece, 31.12.2010 tarihli celsede, davacının tek dilekçe ile 90 ayrı parsele dava açtığı hususu değerlendirilerek tefrik kararı verilmiş; 525 ada 9 parsel sayılı taşınmaz için bu dosya üzerinden yapılan yargılama sonucu, davanın reddi ile çekişmeli taşınmazın tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kısmî ilân süresi içinde açılan kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre ... kadastrosu yapılmıştır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman ... bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın ... sayılmayan yerlerden olduğu, ... bahçesi olarak kullanıldığı anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 30/06/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.